 |
T.C.
YARGITAY
1. Ceza Dairesi
Esas no: 2000/2482
Karar no: 2000/3137
T:13.11.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- BIÇAKLA YARALAMA
- KASTEN ADAM ÖLDÜRMEYE TAM KALKIŞMA
Karar Özeti: Babasının ve kendisinin dövüldüğü ortamda çakı bıçağını çıkartıp sallayarak mağduru önce sol uyluktan nitelikli düzeyde olmayacak; sonra da toraksa nüfuz edecek ancak iç organlarda belirgin tahribat yaratmayacak biçimde ve tek darbeyle yaralayan sanığın kastına yönelik kuşku halinin lehe yorumlanması gerektiği cihetle TCY.nın 29. maddesi gözönünde tutularak 456/2, 457/1, 51/1, 55/3,59. maddelerinin uygulanması yerine, öldürme kastını tartışılmaz kılan kanıtlar açıklanmadan öldürmeye tam kalkışmaktan hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
(765 s. TCK. m. 448, 62, 456/2, 457/1, 51/1, 55/3, 59)
Mustafa Ramazan'ı kasten öldürmeğe tam derecede teşebbüsten sanık Erdal'ın yapılan yargılanması sonunda: Hükümlülüğüne ilişkin (Üsküdar ikinci Ağır Ceza Mahkemesi)nden verilen 20.3.2000 gün ve 516/65 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan dava dosyası Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle; incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Erdal'ın, mağdur Mustafa Ramazan'ı yaralama suçunun sübutu kabul, cezayı azaltıcı tahrik ve takdiri indirim sebeplerinin niteliği ve derecesi takdir kılınmış, savunması sair yönler itibariyle inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip kısmen kabul ve kısmen reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin, eksik incelemeye ve tahrikin derecesine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Babasının ve kendisinin, dövüldüğü ortamda çakı bıçağını çıkartıp sallayan ve mağduru önce sol uyluktan bilahere de toraksa nüfuz edecek düzeyde yaralayan sanığın, öldürme kastıyla hareket ettiğinin açık, net ve duraksatmaz düzeyde kanıtının bulunmadığı, baldırdaki kesimin mevsuf düzeyde olmaması ve toraksa nafiz olup, iç organlarda belirgin tahribat yaratmayan isabetin de tek darbeden ibaret bulunması karşısında, kasta yönelik kuşku halinin lehe yorumlanması icap ettiği süreklilik kazanan içtihatlar gereği bulunmakla; TCY.nın 29/son madde ve fıkrası da gözönünde tutularak 456/2, 457/1, 51/1, 55/3, 59. maddelerince hüküm kurulması yerine, öldürme kastını tartışılmaz kılan kanıtların ne olduğu karar yerinde açıklanmadan, kabulü mümkün olmayan bazı gerekçelerle öldürmeye tam kalkışmaktan hüküm kurulması, yasaya aykırı ve sanık müdafiinin temyizi bu yönden isabetli görülmekle hükmün tebliğnamedeki onama düşüncesine kısmen aykırı olarak (BOZULMASINA), 13.11.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.