 |
T.C.
YARGITAY
1. Ceza Dairesi
E. 1998/849
K. 1998/972
T. 31.3.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
YABANCI ÜLKEDE ADAM ÖLDÜRMEK
BOZMADAN SONRAKİ KARARIN NITELİĞİ
KARAR ÖZETİ: 1- Bozma nedeniyle geçerliliği kalmayan yerel mahkeme kararının gerekçesine dayanılması doğru değildir. Bozmaya uyularak verilen son kararın Anayasanın 141 ve 32. maddelerine göre Yargıtay denetimini olanaklı kılacak biçimde gerekçeli olarak düzenlenmesi gerekir.
2- Uygulamaya göre: TCK.nun 10/a maddesi, iki ülke yasalarının öngördüğü cezalar karşılaştırılarak "lehte olanın aleyhe olanına yaklaştığı" cezanın uygulanmasını amirdir. Macar Ceza Kanunu 166. maddede adam öldürme suçunun cezası 5 yıl ile 15 yıl asgari had uygulanması halinde TCK.nun 448, 59, 10/a maddelerine göre verilecek ceza 20 yıl olduğundan, bu maddeler uygulanarak 15 yıl ağır hapse hükmedilmesi ayrıca 31, 33. maddelerin de uygulanması gerekir.
(765 s. TCK. m. 448, 59, 10/a)
(2709 s. Anayasa m. 141, 32)
Recep Hakan'ı kasten öldürmekten sanık Ekrem'in bozma üzerine yapılan yargılanması sonunda; hükümlülüğüne ilişkin (Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesi)'nden verilen. 21 .11.1997 gün ve 557/287 saydı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi müdahil tarafından istenilmiş olduğundan, dava dosyası C Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle incelendi ve aşağıdaki karar tespit edildi:
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebebinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozmaya uyularak verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiştir.
1- Dairemiz bozma kararıyla geçerliliği ortadan kalkan Yerel Mahkeme kararının gerekçesine dayanmanın mümkün olmadığı ve bozmaya uyulmak. suretiyle verilen son kararın da Yargıtay denetimini olanaklı hale sokacak biçimde gerekçeli olarak düzenlenmesi gerektiği düşünülmeyerek Anayasanın 141 ve CMUK.nun 32. maddelerine aykırı şekilde gerekçeden yoksun karar verilmesi,
2- Uygulamaya göre de;
TCK.nun 10/amaddesi uygulamasında lehte sonuç vererek ülke kanununun mukayesesiz biçimde tatbikinin düşünülemeyeceği, yabancı ülke kanunu ile TCK.nun öngördüğü cezaların önce karşılaştırılıp bilahare lehte olanının aleyhte olana yaklaştığı ceza düzeyinin benimsenmesi gerektiği, bu itibarla. Macar Ceza kanununun olayımızda uygulanabilecek 166. maddesindeki beş ile onbeş yıl arasındaki ceza nisbetinin TCK.nun 448, 59. maddelerinin en lehte uygulanmasıyla saptanacak 20 yıl ağır hapse yakınlaşma noktası olan 15 yılın tercih edilmesi ve hüküm TCK.na göre verilmek ve kanunumuzdaki ceza cinsi benimsenmek suretiyle "TCk.nun 448, 59, 10/a maddeleri uyarınca 15 yıl ağır hapse "hükmedilmesi ayrıca 31 ve 33. maddelerinde tatbiki gerekirken, Macar Ceza kanununun 166. maddesi uygulanmak ve cezaların yakınlaştırılması gereği duyulmadan 5 yıl hapis cezası verilmek suretiyle hüküm tesisi kanuna aykırı ve müdahil vekilinin temyizi isabetli görülmekle hükmün (BOZULMASINA), tebliğnamedeki düşünce benimsenerek ve uygulamaya yönelik bozma gerekçeleri de eklenerek 31.3.1998 gününde oybirliği ile karar verildi.