 |
T.C.
YARGITAY
1. Ceza Dairesi
E. 1997/973
K. 1997/1817
T. 22.5.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KASTEN ADAM ÖLDÜRMEK
YASAL SAVUNMA
KARAR ÖZETİ : Kahvehanede, babasını tokatlayıp yere düşürdükten sonra bıçaklamaya başlayan maktülü, babasının bağırması üzerine dışarıdan geldiğinde, devam eden bıçaklı saldırıyı görüp, bıçakla oniki darbe ile öldüren sanık hakkında, TCK.nun 49. maddesindeki koşullar olmuşsa da, daha az darbe ve daha az etkili isabetlerle saldırının etkisiz kılınması olası iken, zaruret düzeyini aşan aşırı bir karşı saldırıya yönelme nedeniyle 50. madde uygulanmalıdır.
(765 s. TCK. m. 448, 49, 50)
Yahya'yı kasten öldürmekten sanık Serdar'ın yapılan yargılanması sonunda; hükümlülüğüne ve diğer sanıklar Kadir ile Mustafa'nın üzerlerine atılı müsnet suçtan beraetlerine ilişkin, (Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesi)'nden verilen 19.11.1996 gün ve 152/203 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanık Serdar ile müdahil taraflarından istenilmiş, sanık duruşma da talep etmiş olduğundan, dava dosyası Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan tebliğname ile Dairemize gönderilmekle, sanık hakkında duruşmalı müdahilin temyizi veçhile incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
1- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Serdar'ın öldürme suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, sanıklar Kadir ve Mustafa hakkında öldürme suçuna iştirak ve ölene el uzatmak suçlarından elde edilen delilleri mahkumiyete yeter nitelik ve derecede bulunmadığı mahkemece kabul ve takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümde isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık vekillerinin duruşmalı incelemede yasal savunmanın varlığına, TCK.nun 50. maddesinin tatbiki gerektiğine tahrik indiriminin yeterli olmadığına, suç vasfına vesaireye ilişen müdahil vekilinin eksik incelemeye, ağır tahrikin bulunmadığına, beraatlerin yerinde olmadığına, tazminatın yetersizliğine ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle sanıklar Kadir ve Mustafa'nın beraetlerine ilişkin hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi (ONANMASINA).
2- Sanık Serdar ile ilgili hüküm yönünden;
Eylemin sübutu ve vasıflandırması isabetli ise de;
Oluş ve kabule göre; maktül Yahya'nın olaydan bir süre önce aynı kahvehanenin camlarını kırması nedeniyle tutuklandığı, tahliye edilişinden sonra dahi saldırganlığına son vermeyerek olay günü tekrar gelip küfrettiği, motosikletiyle ayrılmasından yirmi dakika sonra hamili bıçakla kahvehaneye girip sebepsiz yere sanığın babası Mustafa'ya saldırdığı, ayağından sakat olan Mustafa'yı tokatlayıp yere düşürdükten sonra bıçaklamaya başladığı, Mustafa'nın "cankurtaran yok mu" diye bağırarak feryat etmesi üzerine, o esnada çay dağıtmakla meşgul bulunan ve kahvehanenin dışında oluşu nedeniyle saldırı başlangıcını görmeyen sanık Serdar'ın içeri koştuğunda babasına yapılan ve devam eder durumda bulunan bıçaklı saldırıyı görüp, tezgahtaki diğer bıçağı kaparak babasını kurtarmak amacıyla maktüle muhtelif darbeler indirdiği, çoğunluğu sırt ve yanlardan olan 12 darbe vurduğu anlaşılmış ve maktülün bıçaklı saldırısı gerek Mustafa'nın yaralanmasıyla ve gerekse bıçağın ele geçirilmesiyle sübuta ermiş olmakla;
Babası Mustafa'ya yöneltilen ve hangi düzeyde sona ereceği bilinmemekle cana yönelik olarak algılanması da olağan sayılmak gereken bıçaklı saldırının, TCY.nın 49. Maddesi koşullarını yarattığında kuşku bulunmadığı ancak daha az darbe ile ve daha az etkili isabetlerle saldırının etkisiz kılınması olası iken, zaruret düzeyini aşan aşırı bir karşı saldırıya yönelmenin TCY.nın 50. maddesinin tatbiki zaruretini doğurduğu düşünülmeyerek, karar yerinde bu yönden hiçbir tahlil ve değerlendirmeye yer verilmeden sanığın ağır tahrik altında maktülü öldürdüğüne ve ağır tahrik düzeyinin de yarı indirimi gerektirdiğine hükmedilmesi yasaya ve süreklilik kazanan içtihatlara aykırı bulunmakla, sanık müdafiinin duruşmalı incelemede de tekrarladığı temyizi isabetli görülerek tebliğnamedeki onama düşüncesine aykırı olarak sanık Serdar'la ilgili hükmün (BOZULMASINA), 22.5.1997tarihinde oybirliği ile karar verildi.