 |
T.C.
YARGITAY
1. Ceza Dairesi
E. 1997/2385
K. 1997/3545
T. 5.11.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
TÜRK VATANDAŞININ YABANCI ÜLKEDE ADAM
ÖLDÜRMEYE KALKIŞMA SUÇU İŞLEMESİ
UYGULAMA
KARAR ÖZETİ : 1- Yabancı ülkede bir Türk'ün işlediği ve hukuka aykırı eyleme öncelikle TCY uygulanarak ceza miktarı saptanmalı, bundan sonra da o ülkenin ceza yasası ile TCY'dan hangisi ceza miktarı yönünden sanık lehine ise o yasa uygulanmalıdır. Uygulamanın tamamı uygun görülen ülke yasası üzerinden olmalıdır. Karma uygulama yapılmamalıdır.
2- Maddi olay Almanya'da taammüden öldürmeye kalkışma, olduğuna göre TCY'nın 10/a maddesi çerçevesinde Alman Ceza Yasasının uygulanması gerekir.
3- Alman Ceza Yasasında kamu haklarından yasaklama cezası da sanığın lehine olduğuna göre bu konuda uzman kişilerden görüş alınmalı ilgili maddelerin Türkçe'ye tercüme edilmiş metinleri dosyaya konmalı ve sonucuna göre kamu Haklarından yasaklama cezasına hükmedilmelidir.
4- Suç tarihi, iddianame ve karar başlıklarında yanlış yazılmamalıdır.
(765 s. TCK. m. 10/A, 450,62)
Yüksel'i taammüden öldürmeğe tam derecede teşebbüsten sanık Mustafa'nın yapılan yargılanması sonunda; hükümlülüğüne ilişkin, (Kahramanmaraş Ağır Ceza Mahkemesi)nden verilen 6.3.1997 gün ve 201 /24 sayılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan dava dosyası C. Başsavcılığı'ndan tebliğname ile Dairemize gönderilmekle; duruşmalı olarak incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Toplanan deliller Türk Ceza ve Usul Yasaları uyarınca karar yerinde incelenip, sanığın Almanya'da tasarlayarak adam öldürmeye tam kalkışma suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve dereceleri takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma sebepleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık vekilinin duruşmalı inceleme sırasında suç vasfına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak:
1-TCY.nın 10la maddesinin uygulanması gereken hallerde, egemen Devlet olmanın gereği ve kaçınılmaz sonucu olarak, yabancı ülkede işlenen ve hukuka aykırılığı kabul edilen eyleme öncelikle Türk Ceza Yasası uygulanarak ceza miktarının tespit edilmesi bundan sonra suçun işlendiği ülke ceza yasası ile Türk Ceza Yasasından hangisi ceza miktarı yönünden sanık lehine sonuç verecek ise o yasa göz önünde bulundurulması ve yabancı yasada tanımlanan suça, Türk Yasalarına göre verilmesi gereken ceza veya Türk yasasında bulunup yabancı ülke yasasındaki cezaya en yakın olan ceza tespit edilerek uygulama yapılması gerekirken, Alman Ceza Yasasının 211 .nci maddesinde öngörülen temel ceza esas alınmak ve bu cezaya Türk Ceza Yasasındaki indirim maddeleri tatbik edilmek, böylece her iki ülke Ceza Yasaları karma şekilde uygulanmak suretiyle hüküm kurulması,
2- Maddi olayla ilgili soruşturma sonuçlarına uygun şekilde sübutu kabul, su niteliği tayin, cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve indirme oranları takdir edilerek tespit edilen eylemde, TCY.nın 450/4,62,51/1,59. maddelerinin uygulanması sonucu tayin edilmesi gereken ceza miktarının 12 yıl 6 ay ağır hapis cezası olduğu saptanan bu cezanın, Alman Ceza Yasasının 211. (nitelikli öldürme), 49 (genel indirim ve ceza süresi), 38 (ceza süresi) maddelerindeki düzenlemeler dikkate alınıp, TCY.nın 10/a maddesiyle birlikte yorumlandığında Alman Ceza Yasasında tanımlanan suça Türk Ceza Yasasında bulunan en yakın ceza olduğu ve sanığa bu cezanın tayin edilmesinin mümkün olduğu gözetilmeden hatalı yorum ve karma uygulama sonucu 9 yıl 4 ay 15 gün ağır hapse hükmedilerek eksik ceza tayini,
3-TCY.nın 31. maddesinin karşılığı olan Alman Ceza Yasasının 45. maddesinde kamu hizmetlerinden yasaklanma cezasının sınırlı olması ve bu düzenleme uyarınca kamu hizmetlerinden yasaklanma cezasının süresi tayin edilirken Alman Ceza ve Usul Yasaları uygulamasını bilen uzman kişilerden görüş alınmak, bu konuyu düzenleyen madde metinleri Türkçe'ye çevrilerek dosya içine konulmak ve TCY.nın 10/a maddesi de gözetilmek suretiyle kamu hizmetlerinden yasaklanma cezasına hükmedilmek gerekirken eksik inceleme sonucu karar verilmesi,
4-Suç tarihi 30.6.1993 olduğu halde iddianame ve karar başlıklarında 20.1.1994 olarak gösterilmesi,
Yasaya aykırı sanık vekilinin temyizi bu nedenle yerine görülmekle ceza miktarı yönünden kazanılmış hak saklı kalmak üzere hükmün tebliğnamedeki düşünce hilafına (BOZULMASINA), 5.11.1997 gününde oybirliği ile karar verildi.