 |
T.C.
YARGITAY
1. Ceza Dairesi
E. 1996/832
K. 1996/2038
T. 3.6.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KASTEN ADAM ÖLDÜRMEK
TÜRK CEZA KANUNUNUN 66. MADDESİNİN UYGULANMA
ŞEKİLİ
TEKERRÜR
KARAR ÖZETİ: 1-Maktülü asli maddi iştirakle ve kardeşiyle birlikte öldürdüğü kabul edilen sanık hakkında, TCK.nun 66. maddesi uygulanırken, Yasanın 448. maddesi uygulansaydı tertip olunabilecek taban cezanın, yani 24 yılın altında ceza tayini yasaya aykırıdır.
2- Sanığın aynı nev'inden olmayan geçmiş sabıkası nedeniyle, TCK.nun 81/1. maddesine göre cezasının artırılması yasaya uygundur.
(765 s. TCK. m. 66, 81)
Sanık Atilay'in kayinpederi Mehmet Ali'yi birlikte öldürmekten mükerrir sanık Atılay ile Atilla'nın yapılan yargılanmaları sonunda; hükümlülüklerine ilişkin, (İzmir 3. Ağır Ceza Mahkemesi)'nden verilen 10.10.1995 gün ve 122/293 sayılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi sanıklar tarafından istenilmiş ve hüküm kısmen re'sen de temyize tabi bulunmuş olduğundan, dava dosyası Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan tebliğname ile Dairemize gönderilmekle; sanıkların duruşmaya müdafii göndermemesi nedeniyle duruşmasız olarak incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
1- Sanık Atılay'ın şahsıyla ilgili karar yönünden temyizden vazgeçmesi nedeniyle CYUY.nin 305/1. maddesi mucibince ceza süresi itibariyle re'sen ve sanık Atilla müdafiinin temyizi gözetilerek yapılan incelemede;
a- Kardeşi Atılay'ın kayınpederi olan maktül Mehmet Ali'yi asli maddi iştirakle ve kardeşiyle birlikte öldürdüğü kabul edilerek TCK.nun 66. maddesi uygulamasıyla müebbet ağır hapse hükümlendirilen sanık Atilla hakkında; 66. madde 2. cümlesi uyarınca indirim yapılırken; "Yasanın 448. maddesi uygulanmış olsaydı tertip olunabilecek taban cezadan daha az ceza verilmesi sonucuna ulaştırır biçimde ve yirmidört yılın altında ceza tertip edilemeyeceği" ve esasen cezayı artırma amacıyla vazedilmiş bu ceza normunun indirim uygulamasına dönüştürülmesinin isabetli olamayacağı düşünülmeden 20 yıllık ceza esas alınmak suretiyle sanığa gerekenden az ceza verilmesi Yasanın 79. maddesine aykırı ise de, aleyhe temyiz olmadığından keyfiyet sanık Atilla hakkında bozma nedeni sayılmamıştır.
b- Sanık Atılay'ın aynı neviden olmayan geçmiş sabıkası nedeniyle ceza arttırılırken 81/2. madde ve fıkrası yazılmış ise de, 81/1. fıkrasına uygun biçimde 1/10 nisbeti benimsenerek aynı maddenin 3. fıkrası da gözetilmek suretiyle sonuç ceza belirlendiğinden, isabetli görülen bu uygulama karşısında, karar metnine 2. fıkranın yazılması yazım hatası sayılmış ve bozma nedeni olarak kabul edilmemiştir.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar Atılay ve Atilla'nın suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı arttırıcı ve tahrik ve takdire ilişkin azaltıcı sebeplerinin nitelik ve dereceleri eleştiride belirtilen husus dışında takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde Atılay'la ilgili eleştiri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık Atilla müdafiinin; sübuta ve tahrikin ağır olduğuna yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle sanık Atılay yönünden re'sen de temyize tabi bulunan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi (ONANMASINA), 3.6.1996 gününde oybirliği ile karar verildi.