 |
T.C.
YARGITAY
1. Ceza Dairesi
E. 1994/3258
K. 1994/31 85
T. 10.10.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KARAR ÖZETİ: Yargılamanın yenilenmesinin kabulü halinde üç evreli inceleme gerekmektedir. tık evrede; istemin kabule şayan olup olmadığının mahkemesince evrak üzerinden incelenmesinde, ikame olunan vakıa ve kanıtların önceden ileri sürülmeyen ve tamamen yeni nitelik taşıyan yapıda olması ve gerek bağımsız olarak nazara alındığında ve gerekse toplanmış diğer kanıtlarla birlikte tahlil olunduğunda, hükümlü lehine değerlendirmeye ve önceki hükmü değiştirmeye mahkemeyi yönlendirebilecek ciddiyette bulunması zorunludur. 2. evresi; kabule şayan görüldüğünde ilk soruşturma niteliğinde kanıtların toplanması, üçüncü evresi ise; kanıtlar yargılamanın yenilenmesini gerektirir ciddiyette ise, son soruşturma duruşmanınaçılmasıdır. İlk evreden niteliksiz iddialarla kanıt toplamaya ya da bu safha aşılarak duruşmalı incelemeye geçilemez.
Maddi olayda, hükümlünün silah kullanan ve yaralamayı yapan kişi olmadığına dair savunması reddedilmiş, mağdurun kendisini hükümlü Arif'in yaralamadığı beyanı kabul edilmez görülmüştür. Aynı beyanın yargılamanın yenilenmesi yoluyla tekrarlanması ve destek olmak üzere bir başka tanık gösterilmesi, kesin hükümden dönülmesini gerektirecek ve duruşma açılmasını haklı ve gerekli saydıracak ciddiyette kabul edilmemelidir.
(1412 s.CMUK.m.335 vd.)
Adam öldürmeye teşebbüs Suçundan sanık Arif'in TCK.nun 448, 62, 59. maddeleri uyarınca 13 Sene, 4 ay ağır hapis cezasıyla cezalandırılmasına dair, (İstanbul 4. AğırCeza Mahkemesi)nin 17.4.1992 gün ve 1989/204, 1992/140 sayılı kararının Yüksek Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin 14.5.1993 gün ve 878-1089 sayılı ilamı ile onanmasını müteakip sanık veki1mm vaki iade-i muhakeme talebinin reddine ilişkin aynı mahkemece verilen 7.2.1994 gün ve 1989/204 Müt. sayılı karara vaki itirazın keza reddine mütedair (İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi)nin 25.2.1994 gün ve 1994/34 D. İş sayılı kararını havi dosya tetkik olundu:
Muhakemenin iadesi talebi ile ilgili olarak sanık vekilince ibraz olunan 1.2.1994 havale günlü dilekçede ikame olunan hususların duruşma açılarak tahkik ve tesbiti suretiyle tahaddüs edecek durumun CMUK.nun 327. maddesinde öngörülen yeni yaka veya yeni delil niteliğinde olabileceği ve bunların evvelce irad edilen delillerle birlikte nazara alındıkları takdirde adı geçen sanık lehine bir durum meydana getirebilecek mahiyette olabileceği cihetle duruşma açılmaksızın muhakemenin iadesi talebinin reddine dair karara vaki itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar ittihazında isabet görülmediğinden bahisle (CMUK.nun 343. maddesi uyarınca İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 25.2.1994 gün ve 1994/34 D. İş sayılı kararının bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 6.7.1994 gün ve 17663 sayılı yazılı. emirlerine müsteniden ihbar ve dava dosyası Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 11 .7.1994 gün ve Y.E. 63689 sayılı tebliğnamesiyle Dairemize gönderilmekle incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
Adalet Bakanı'nın 6.7.1994 gün ve 017663 sayılı yazılı emrine dayanılarak Yargıtay Başsavcılığı'nca gönderilen 11.7.1994 gün ve 63689 sayılı yazı ile İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 25.2.1994 gün ve 1994/34 D. İş sayılı kararının CYUY.nın 343. maddesi uyarınca bozdurulması talep edilmekle;
Evrak incelendi:
Sanık Arif'in, mağdur Erol'u 16.7.1989 tarihinde öldürmeye tam kalkıştığından bahisle İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 17.4.1992 gün ve 204-140 sayılı kararıyla 13 yıl, 4 ay ağır hapis ve yasak silah taşıdığı gerekçesiyle 1.516.666.- lira ağır para cezasına mahkum edildiği,vaki temyiz üzerine kararın Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin 14.5.1993 gün ve 878-1089 sayılı ilamıyla onanarak kesinleştiği, "hükümlü" vekilinin 8.11.1993 günlü karar düzeltme isteminin Yargıtay Başsavcılığı'nca 21.12.1993 gün ve 97356 sayıyla geri çevrildiği, hükümlü vekilinin bu sefer 1.2.1994 kaydıye tarihli dilekçesiyle bazı tanıklar ikame ederek ve infazın durdurulmasını da talep eyleyerek müvekkilinin bu suçu işlemediği savıyla yargılamanın yenilenmesini talep eylediği, bu talebin İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 7.2.1994 gün ve 204 sayılı kararıyla CYUY.nın 335. maddesi uyarınca reddedildiği hükümlü vekilinin karara acele itiraz ettiği, bu itirazın da İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 25.2.1994 gün ve 34 Muh. sayılı kararıyla reddedilmiş bulunduğu kesin nitelikteki bu karara karşı hükümlü vekilinin 4.3.1994 günlü dilekçesiyle ileri sürdüğü yazılı emirle bozma isteminin Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nce 13.4.1994 gün ve 010962 sayılı yazıyla reddedildiği, hükümlü vekilinin bu sefer 13.5.1994 tarihli dilekçe ile yazılı emir istemini yinelediği, bu talebin ise Adalet Bakanlığı'nda kabul görerek 6.7.1994 gün ve 017663 sayılı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli yazıyla yazılı emir isteminde bulunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na duyuruda bulunulduğu, gerekçe olarak hükümlü vekilince 1.2.1994 havale tarihli dilekçe ile ikame olunan tanıkların duruşma açılmak suretiyle dinlenip CYUY.nın 327. maddesi mucibince bu beyanların yeni vakıa veya yeni delil niteliğinde olup olamayacağının ve hükümlü lehine bir durum yaratıp yaratmayacağının değerlendirilmesi gereğine işaretle İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 25.2.1994 gün ve 34 D. İş sayılı kararının bozulması talebinde bulunulduğu anlaşıldı.
Konu değerlendirildi.
Gereği düşünüldü:
Yargılamanın yenilenmesi olağan dışı bir yasa yolu olup, kabulü halinde üç evreli incelemeyi gerektirmektedir. İlk evresi; "kabule şayan olup olmadığının mahkemesince evrak üzerinden incelenmesi", ikinci evresi; "kabule şayan görüldüğünde ilk soruşturma niteliğinde" kanıtların toplanması, üçüncü evresi ise; "kanıtlar yargılamanın yenilenmesini gerektirir ciddiyette" ise son soruşturma duruşmanın açılmasıdır.
İstemin kabule şayan olup olmadığı konusundaki değerlendirmede şekli şartın yerine getirilmesi yeterli olamamakta, ikame olunan vakıa ve kanıtların önceden ileri sürülmeyen ve tamamen yeni nitelik taşıyan yapıda olması ve gerek bağımsız olarak nazara alındığında ve gerekse toplanmış diğer kanıtlarla birlikte tahlil olunduğunda hükümlü lehine değerlendirmeye ve önceki hükmü değiştirmeye mahkemeyi yönlendirebilecek ciddiyette bulunması gerekmektedir. Bu özelliği taşımaz niteliksiz iddialarla, sırf şekli sunuşun yeterliliğinden bahisle yargılamanın yenilenmesinde kanıt toplamaya ya da bu safha aşılarak duruşmalı incelemeye yönelmek yasa koyucunun amacıyla ve müessesenin yapısıyla uyuşmamaktadır.
İnceleme konusu olayda; hükümlünün, silah kullanan ve yaralamayı yapan kişi olmadığı yönündeki ısrarlı savunması, yargılamanın ilk safhasından itibaren ileri sürülmüş, ancak samimiyetsiz bulunarak reddedilmiştir. Mağdur Erol'un kendisini Arif'in yaralamadığına dair beyanı, kesin hüküm öncesinde tahlil ve değerlendirilmiş, kabul edilemez görülmüştür. Aynı beyanın yargılamanın yenilenmesi yoluyla tekrarlanması ve destek olmak üzere bir başka tanık gösterilmesi, kesin hükümden dönülmesini gerektirecek ve duruşma açılmasını haklı ve gerekli saydıracak ciddiyette kabul edilmemelidir.
Bu gerekçelerle, İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin muhakemenin yenilenmesi istemini kabule şayan görmeyen kararına vaki acele itirazın reddine ilişkin olmak üzere İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce ittihaz olunan 25.2.1994 gün ve 1994/34 D. İş sayılı kararında usule aykırılık bulunmadığından haklı sebeplere dayanmayan, yazılı emirle bozma isteminin (REDDİNE), 10.10.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.