 |
T.C.
YARGITAY
1. Ceza Dairesi
E. 1993/602
K. 1993/803
T. 14.4.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
YETERSİZ RAPOR
ADLİ TIP GENEL KURULU
KARAR ÖZETİ:Sanığın fiili irtikap sebep ve şekli ve icra tablosu da nazara alındığında Adli Tıp Kurulu raporu tam bir vicdani kanaat istihsaline elverişli ve mukni görülmediğinden, 2659 sayılı Adli Tıp Kurumu Kanunu tadil eden 3334 sayılı Kanunun 15/2. maddesi gereğince keyfiyetin bir kez de Adli Tıp Genel Kurulu'ndan sorulup araştırılarak neticesine göre karar ittihazı icap eder.
[2659 s. ATK. (3334 s. K. İle Dğş.) m. 15/2]
Ahmet'i kasten öldürmekten suçu işlediği sırada akli dengesi bozuk sanık Zeynel'in yapılan yargılanması sonunda; hükümlülüğüne ilişkin, (İzmirÜçüncü Ağır Ceza Mahkemesi)nce verilen 9.61992 gün ve 110/143 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan, dava dosyası C. Başsavcılığı'ndan tebliğname ile Dairemize gönderilmekle incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
Polis memuru maktül Ahmet'in, olaydan bir yıl kadar önce sanığın eşine kötü gözle bakması nedeniyle suçlamadan başka bir anlaşmazlığı bulunmayan sanığın olay günü birlikte teravi namazından çıkıp birlikte oturdukları lojmana giderlerken tabancası ile ateş ederek ölümüne neden verdiği anlaşılan sanık Zeynel'in, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastahanesi'nin 18.3.1992 tarih ve 1992/152 nolu Adli Sağlık Kurulu raporunda; "ceza ehliyetinin" olmadığı tesbit edildiği ve Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Dairesi Başkanlığı'nın 24.10.1991 gün ve 411 sayılı raporu ile sanığın suç öncesi, suç sonrası ve bu iş için bir akıl hastalığının etkisinde bulunmadığı ve ceza ehliyetinin tam olduğunu" bildirmesine karşılık, Adli Tıp Kurumu (4. İhtisas Kurulu) Başkanlığı'nın 29.4.1992 gün ve 1289 nolu raporda ise, "27.3.1990 tarihinde sanığın bulunduğu suça karşı ceza ehliyetini" Prof. Dr. (R.C.) ve Dr. (Y.Ç.)'nin muhalefetlerine rağmen" tam olmadığına oyçokluğu ile karar verildiğinin anlaşılması karşısında, sanığın fiili irtikap sebep ve şekli ve icra tablosunda nazara alındığında Adli Tıp Kurul raporu tam bir vicdani kanaat istihsaline elverişli ve mukni görülmediğinden 2659 sayılı Adli Tıp Kurumu Kanununu tadil eden 3334 sayılı Kanunun 15/2. maddesi gereğince keyfiyetin bir kez de Adli Tıp Genel Kurulu'ndan sorulup araştırılarak neticesine göre karar ittihazı icabının düşünülmesi lüzumu,
Yasaya aykırı olup, sanık vekilinin temyizi bu itibarla yerinde görüldüğünden sair cihetleri incelenmeksizin hükmün öncelikle bu sebeple tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 14.4.1993 günü oybirliğiyle karar verildi.