 |
T.C.
YARGITAY
1. Ceza Dairesi
E: 1990/456
K: 1990/466
T: 02.03.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : R.Ç.'i kasten öldürmekten G.Ç.'i kasten öldürmeye tam derecede teşebbüsten sanık S.D., K.S.'yi kasten öldürmeye eksik derecede teşebbüsten sanık M.Ş. ve izinsiz silah taşımaktan adları geçen sanıklar S.D. ile M.S. yapılan yargılamaları sonunda; Hükümlülüklerine ve diğer sanıklar S.D., S.O.D., K.D.H.D. ile M.D.'nin üzerlerine atılı müsnet suçlardan beraatlerine ilişkin mahalli Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 5.12.1989 gün ve 46/95 sayılı hüküm Cumhuriyet Savcısı, kendisine ait mahkumiyet ciheti sanık S.D. ile silahtan maada kısmı müdahiller taraflarından Yargıtay'ca incelenmesi istenilmiş, olduğundan aşağıdaki karar tesbit edildi:
KARAR : Müdahilin duruşma istemeye yetkisinin bulunmaması ve sanık S.D.'nın de süresinden sonra duruşma isteğinde bulunması sebebi ile sanık S. ve müdahiller vekilinin duruşmalı inceleme isteklerinin reddine,
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık S.'nin R.'yi öldürmek G.'yi öldürmeye teşebbüs, M.K.4yi öldürmeye teşebbüs ve 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçlarının sübutu kabul, S. yönünden oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı yasal bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, S.K., H. ve SO. haklarında verilen beraat kararları dosya münderecatına uygun isabetli görülmüş incelenen dosyaya göre verilen hükümde S. yönünden vaki tenkit, M. yönünden bozma sebebleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık S.'nin bir sebebe dayanmayan, Cumhuriyet Savcısının suç vasfına yönelen ve cezanın tabii sonucu olduğundan TCK.'nun 33/2. maddesinin tatbik edilmeyişine değinen, müdahillerin keza suç vasfına ve beraat kararlarının yersizliğine ilişen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle kısmen resen de temyize tabi bulunan S. hakkındaki hükmün TCK.'nun 77/2. maddesine göre 10 aylık hapis cezasının kaldırılması suretiyle keza usul ve kanuna uygun olan beraat kararlarının tebliğnamedeki düşünce gibi düzeltilerek ONANMASINA,
M.S. hakkındaki hükme gelince,
A - M.'nin G.'ye müteveccih eylemi iddiasıyla açılan kamu davasının hükmüne bağlanmaması,
B - Sanık M.'nin kahvehanesinin sobasının önüne gelip ellerini ısıtma pozisyonunda iken aniden silahını çekerek tarafsız görgü tanığı Ö.C.'nun beyanına göre K.' tevcihan birden ziyada ateş etiği kurşunlardan birisinin mağdura sağ ön koltuk altı hizasından isabet kaydederek hemotoraks oluşturduğu gibi barsak ve mideyide perfore ederek hayati tehlike yarattığı anlaşılmış olmakla, mekanik olarak tetiği düşürdükten sonra K.i yaralayarak onun vücudundada icrayı tamamlayan M.'nin öldürmeye teşebbüs eylemi TCK.'nun 62. maddesi seviyesinde tahakuk etmiş iken eksik kalkışmı safhasında kabul ve değerlendirilmesi, bozmayı gerektirmiş müdahiller ve Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olmakla hükmün tebliğname veçhile BOZULMASINA, 2.3.1990 gününde oybirilğiyle karar verildi.