 |
T.C.
YARGITAY
1. Ceza Dairesi
E: 1989/4377
K: 1989/49
T: 25.1.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
765/m.452,51
M.Y.`yi kasten öldürmekten sanık C.M.`nin yapılan yargılanması sonunda: hükümlülüğüne ve diğer sanıklar B.E. ve S.E.`nin üzerlerine atılı müsnet suçtan beraatlerine ilişkin Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi`nden verilen 18.7.1988 gün ve 390/236 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi sanık ile müdahil H.Y. taraflarından istenilmiş sanık duruşmada talep etmiş olduğundan dava dosyası Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle sanık hakkında duruşmalı müdahilin temyizi hakkında da duruşmasız olarak incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
KARAR : Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, beraat eden sanıklar B. ve S.`nin mahkumiyetlerine yeterli delil olmadığı gerekçesi ile gösterilerek takdir edilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma sebebi dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan müdahilin bir sebebe dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle sanık B. ve S. hakkındaki hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi Onanmasına,
Sanık C.M.`ye ilişkin temyize gelince;
Takipsizlik kararı ile sonuçlanan bir hırsızlık ihbarı nedeniyle araları açık bulunan sanık C.M.`yle, maktule M.Y. arasında çıkan tartışma sırasında adı geçen sanığın kendisini tutan maktuleden kurtulmak amacıyla elindeki bıçağın sap kısmını kollarına vurduğu, kendisini bırakmaması üzerine bu defa elindeki bıçağı "sol uyluk üst dış yanına" bir defa vurması sonucu arteria femoralisin kesilmesiyle husule gelen dış ve iç kanamadan maktulenin öldüğü ve taraflar arasında öldürmeyi gerektirecek bir husumet bulunmadığı yerel mahkemece de kabul edildiğine göre, sanığın TCK. nun 452/1, 51/1, 55/3, 59/2 ve 33. maddelerinin uygulanması suretiyle mahkumiyetine karar verilmesinde zorunluluk bulunduğu halde yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, sanık C.M.`nin temyiz itirazları ile vekili C.E.`nin duruşmalı inceleme sırasındaki savunmaları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünceye uygun şekilde BOZULMASlNA, oybirliği ile karar verildi.