 |
T.C.
YARGITAY
1. Ceza Dairesi
E: 1988/6676
K: 1989/2666
T: 18.05.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Örgüt oluşturarak uyuşturucu maddelerden eroin satmaktan sanıklar Osman Odoğlu ve Hüseyin Al'ın yapılan yargılamaları sonunda; TCK.nun 403-3-4-5. 59. maddeleri gereğince 16 şar sene 8 er ay ağır hapis cezasıyla mahkumiyetlerine, haklarında 31.33 maddelerin uygulanmasına, eroinin zoralımına dair (MALATYA) Devlet Güvenlik Mahkemesinden verilen 27.10.1988 gün ve 1988/5 esas, 1988/95 karar sayılı hüküm kendiliğinden temyize tabi olduğu gibi süresi içinde duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi sanıklar tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığından tebliğname daireye gönderilmekle 4.5.1989 perşembe saat 14.00 duruşma günü tayin olunarak sanıklar ile vekillerine davetiye gönderilmişti.
Belli günde hakimler duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından Yılmaz Güngör Erdurak hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekaletnameye dayanarak sanıklar adına gelen avukat ihsan Biçici huzura alınarak duruşmaya başlandı.
Duruşma isteğinin süresinde ve yolunda olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanıklar hakkında (DURUŞMALI) inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
Raportör üye rapora ilave edecek bir eihet bulunmadığını bildirdi.
Sanıklar vekili temyiz layihasını açıklayarak savunmada bulunup vekilleri hakkındaki hükmün BOZULMASINA istedi.
Yargıtay C. Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti.
Son sözü sorulan sanıklar vekili savunmasına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşma 18.5.1989 perşembe saat 14.00'e bırakılmıştı.
Belli günde oturum açıldı. Dava evrakı incelenip gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
Olay tutanağında Mısırlı Hüseyin olarak bilinen kişi Şıh Osman diye tanınan şahsın uyuşturucu madde kaçakçılığı ile uğraştıkları belirtildiği halde sanık Hüseyin Al'ın yakalanmasından sonra yapılan araştırmada adı geçen sanığın Mısırlı hüseyin olakrak bilinmediği bildirilmiş ve sanıkta olaya karışanın kendisi olmadığını söylemiş olmasına göre ajana uyuşturucu satan kişiyi gören Narkotik şube görevlilerine sanığın bizzat gösterilmesi suretiyle teşhisi cihetine gidilmesi ve olay tarihi olan 8.7.1987 günü sanıkların Mersin'de Martı otelinde kaldıkları tutanakta yazılı olduğundan otel kayıtları incelenerek sanıkların kimliklerinin tesbitine çalışılması ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tesbiti gerekirken talimat yolu ile gönderilen fotoğraf üzerinden yapılan teşhise ve eksik soruşturmaya dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanıklar vekilinin temyiz itirazları ile duruşmalı inceleme sırasındaki savunması yerinde görüldüğünden re'sen de temyize tabi olan hükmün tebliğname ve mütalaadeki isteme aykırı olarak C.M.U.K.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 18.5.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verilerek Yargıtay C,Savcılarından İsmail Kutlu hazır olduğu halde sanıklar vekilinin gıyabında tefhim olundu.