 |
T.C.
YARGITAY
19. Hukuk Dairesi
E: 2001/5883
K: 2002/1852
T: 15.3.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
818/m.101,192
2918/m.20
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, haricen satın alınan aracın müvekkilinden geri alınması nedeniyle söz konusu araç bedeline karşılık verilip, devri yapılan araç bedeli 410.000.000.TL ile tahsil edilen üç adet çek bedeli 920.000.000.TL olmak üzere toplam 1.330.000.000.TL'nın 26.3.1997 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevabında, taraflar arasındaki sözleşmenin tellallık sözleşmesi olup, davalı şirketin araç satışına vesile olmakla görevinin bittiğini, bu nedenle hakkındaki davanın husumetten reddi gerektiğini, davanın temelde zapt nedeniyle sebepsiz zenginleşme davası olup, tabi olduğu bir yıllık zamanaşımı süresinde açılmadığını, aksi düşünüldüğünde BK.nun 192/1 hükmü uyarınca aracı bir yıla yakın süre içinde kullanan davacının bir menfaat temin ettiğini en azından aracın bu süre içinde değer kaybının olduğunu, bu menfaat ve/veya değer kaybının satım bedelinden mahsubu gerektiği, reeskont faizi talep edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre 2918 Sayılı Trafik Yasasının 20/d maddesi gereğince resmi biçimde yapılmayan satışlar geçersiz olup, herkesin verdiğini geri alması gerektiği, zamanaşımı def'inin yerinde olmadığı gibi söz konusu aracın davacı tarafta kaldığı süre içerisinde davalı tarafında aracın bedeli olarak verilen diğer araç ve 920.000.000.TL'lık paranın semeresinden yararlandığı, her iki tarafın karşılıklı edimlerden yararlanmasında denklik sağlandığı gerekçesiyle 1.330.000.000.TL'nın temerrüt tarihi 25.12.1997'den itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş. Hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Davalı Hasan Ali G. tacir sıfatına haiz bulunmadığından mahkemece alacağa yasal faiz uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığından davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazının reddi gerekmiştir.
2-Araba satışına ilişkin tarihsiz satış sözleşmesinde, satıcının ve çeklerin lehtarının davalı Hasan Ali G. olduğu anlaşılmaktadır. Anılan sözleşme resmi şekilde yapılmamış olduğu için 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunun 20/d maddesi hükmü uyarınca geçersiz olup, taraflar aldıklarının iade etmekle yükümlüdürler. Davacıya verilen araç, gerçek maliki tarafından davacının elinden alınmış olduğuna göre, mahkemece alacağın Hasan Ali G. yönünden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu nedenle Hasan Ali G.'ün aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmektedir.
3-Davalı Hasan Ali G., BK.nun 101.maddesi çerçevesinde yapılacak ihtar ile temerrüde düşürülmediğinden, dava tarihinden itibaren faize hükmetmek gerekirken diğer davalı şirkete yapılan ihtar tarihinin temerrüde esas alınması doğru görülmemiştir.
4-Davalı şirketin temyizine gelince, davalı N... Emlak Turizm Ticaret Ltd.Şti. satım akdinin tarafı olmadığı gibi, çeklerin de hamili değildir. Bu nedenle adı geçen davalıya yöneltilen davanın husumet nedeniyle reddi gerekirken bu davalı yönünden de davanın kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda ( 1 ) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının reddine, ( 2 ) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Hasan Ali G.'ün diğer temyiz itirazlarının reddine ve hükmün ( 3 ) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Hasan Ali G. yararına, ( 4 ) nolu bentte yazılı nedenlerle davalı şirket yararına BOZULMASINA, peşin harçların istekleri halinde iadesine, 15.3.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.