 |
T.C.
YARGITAY
19. Hukuk Dairesi
E: 2001/1134
K: 2001/4935
T: 25.6.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
* MENFİ TESBİT
* BİRİNCİ HACİZ İHBARNAMESİ
* İKİNCİ HACİZ İHBARNAMESİ
* HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE
Karar özeti: 1. haciz ihbarnamesine yedi gün içinde itiniz etmemiş olması nedeniyle yasa gereği borç zimmetinde sayılan banka, bu borcu ödemekten kurtulmak için, ikinci haciz ihbarnamesinin tebliğinden başlayarak yedi gün içinde menfi tesbit davası açması gerekir.
Bu süre hak düşürücü süre olup, mahkemece resen-nazara alınmalıdır.
(2004 s. İİK. m. 89/1,89/2)
Taraflar arasındaki menfi tespit itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup, düşünüldü.
Dava dışı borçlular hakkında davalı bankaca 1997/727 Esas sayılı icra takibi yapılmış ve takip kesinleşmiştir. Takip borçlularının davacı banka nezdinde alacağı olduğu öğrenilmekle davacıya İİK.nun 89/1. maddesi uyarınca birinci haciz ihbarnamesi tebliğ edilmiştir.Süresinde haciz ihabarnamesine bir itiraz yapılmamış bunun üzerine aynı Yasanın 89/2. maddesi uyarınca ikinci haciz ihbarnamesi 23.2.1998 tarihinde tebliğ olunmuştur.
1. haciz ihbarnamesine yedi gün içinde itiraz etmemiş olması nedeniyle yasal kural gereği borç zimmetinde sayılmış olan banka, bu borcu ödemekten kurtulmak için ikinci haciz ihbarnamesinin tebliğinden başlayarak yedi gün içinde olumsuz saptama davası açması gerekir. Bu süre hak düşürücü süre niteliğinde olup, mahkemece davanın bu süre içinde açılıp açılmadığını doğrudan doğruya araştırmakla yükümlüdür.
Bu durumda, davacı bankanın süresinde borçlu olmadığına ilişkin olumsuz saptama davası açmadığı için borç zimmetinde sayılmış olmakla artık takip alacaklısı aleyhine, takip borçlusuna kendisinin borçlu bulunmadığından sözle, dava açma hakkı kalmamıştır.Davacı banka davanın süresinde açılmaması nedeniyle artık kesinleşen borcu icra veznesine ödemek yükümlülüğü altına girmiştir. Böylece aslında borcu olmadığı bu parayı ödemek zorunda kalan bankanın ödemeden sonra genel hükümlere göre takip borçlusuna karşı haksız zenginleşme davası açması gerekecektir.
Bu nedenlerle davacı bankanın, davalı bankaya karşı açtığı olumsuz saptama davasının reddi gerekirken, mahkemece yazılı nedenle kabulü doğru görülmemiştir.
Sonuç : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına (BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde iadesine, 25.6.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.