 |
T.C.
YARGITAY
19. Hukuk Dairesi
Esas no: 2000/5995
Karar no: 2000/6934
T:19.10.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
* İFLAS
* İFLASA TABİ KİŞİLER
* BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ
Karar Özeti: İflas yoluyla takip, tacir sayılan veya tacirler hakkındaki hükümlere tabi bulunanlar ile özel kanunlarına göre tacir olmadıkları halde iflasa tabi bulunan gerçek veya tüzel kişiler hakkında yapılır.
Limited şirket ortağı olmak tacir sayılmak için yeterli değildir.
Borçlunun iflasını gerektiren durum bulunup bulunmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmalıdır.
(2004 s. İİK. m. 43, 160, 165, 166, 178)
Davacı vekili tarafından hasımsız olarak açılan iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde alacaklılardan A... TAŞ vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı, iflasa tabi kişilerden olduğunu, bütün malvarlığının icra takipleri sonucu haczedildiğini ileri sürerek İİK.nun 178/3. maddesi uyarınca iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece davacının ibraz ettiği mal beyanından pasifinin aktifinden fazla olduğunun anlaşıldığını, iflas talebine ilanda öngörülen sürede itiraz edilmediği gerekçesiyle davacının iflasına karar verilmiş, hüküm alacaklı A... A.Ş. vekilince temyiz edilmiştir,
Davacı İİK.nun 178/3. maddesine dayanarak iflasına karar verilmesini istemiştir. Bu talebin İİK.nun 166. maddesinde öngörülen usulle ilan edilerek alacaklılara müdahale veya itiraz imkanı tanınması gerekir. Mahkemece Ticaret Sicil Gazetesi ve yurt düzeyinde tirajı en yüksek beş gazeteden birinde iflas talebi ilan edilmişse de iflas edenin muamele merkezinin bulunduğu yerdeki mahalli bir gazetede de ilan yapılmalıdır. İlan usulüne uygun olmadığından alacaklı bankanın hükmü temyiz etme hakkı bulunmaktadır.
İİK'nun 43. maddesinde iflas yoluyla takip Ticaret Kanunu gereğince tacir sayılan veya tacirler hakkındaki hükümlere tabi bulunanlar ile özel kanunlarına göre tacir olmadıkları halde iflasa tabi bulunan gerçek veya tüzel kişiler hakkında yapılır. Limited şirket ortağı olmak tacir sayılmak için yeterli değildir. Davacı gerçek kişinin ortaklık haricinde tacir olduğunu kanıtlaması ve mahkemece bu hususun resen gözetilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden davacının tacir olduğunun kabulü usul ve yasaya aykırıdır.
Diğer taraftan İİK'nun 178/3. maddesine dayanan iflas talebinde borçlunun iflasını gerektiren bir durum bulunup bulunmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmalıdır. Mahkemece davacının beyanına göre iflas şartlarının oluştuğunun kabulü isabetsiz olduğu gibi ilk alacaklılar toplantısına kadar gerekli masrafların depo ettirilmemesi (İİK m. 160) ve iflasın açıldığı gün ve saatin gösterilmemesi de (İİK m. 165) usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün (BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde iadesine, 19.10.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.