 |
T.C.
YARGITAY
19. Hukuk Dairesi
E : 2000/375
K : 2000/715
T : 07.02.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmasız. davalı vekilince de duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av.Sabahattin B... ile davalı vek.Av.Akin K...'nun gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, davalı ile birlikte dava dışı Ş... Firmasının müşaviri olduklarım, hak edilen komisyon ücretinin taksim seklinin 23.5.1980 tarihli protokol ile düzenlendiğinin ancak davalının protokole uymadığını, 1985/287 Esas dava ile fazlaya dair haklarım saki tutarak 1.500.000 Avusturya Silinti karşılığı 119.745.000.-TL talep ettiklerini, alacaklarının 1.065.343.453.-TL olarak rapor ile belirlendiğini, saklı tuttukları hakkın tahsili için başlatılan icra takibine itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı savunmasında, 23.5.1980 tarihli protokolün baskı altında imzalandığını alacağın zaman aşımına uğradığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece dava konusu alacağın 23.5.1980 tarihli protokolden kaynaklandığı ancak 1992/1542 Esas sayılı takipteki alacağın zamanaşımına uğradığını . 1991/4450 Esas sayılı takibe yapılan itirazın ise haksız olduğu gerekçesiyle davanın 1991/4450 Esas takip yönünden kısmen kabulüne 1992/1542 Esas takıp yönünden reddine karar verilmiş hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Davalı Arif D... tararından açılan 1985287 Esas sayılı davada 23.5.1980 tarihli protokolun
iptali talep edilmiş olup, bu talep menfi tesbit davası niteliğinde olmadığından BK.nun 133.maddesine göre zamanaşımını kesmez. Davacının 1986 yılından önceki döneme
alacak talep ettiği gözetildiğinde BK'nun 126/4"deki 5 yıllık süre dolmuştur. O halde mahkemece her iki takibe ilişkin alacak isteminin reddi gerekirken davanın sadece 1992/1542 Esas sayılı icra takibi yönünden reddi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına 30.000.000.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine 7.2.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.