 |
T.C.
YARGITAY
19. Hukuk Dairesi
Esas no: 2000/3227
Karar no: 2000/3951
Tarih: 25.5.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- İPOTEĞİN PARAYA ÇEVRİLMESİ
- YABANCI PARA ÜZERİNDEN İPOTEK TESİSİ
Karar Özeti: 3678 sayılı Kanunla Medeni Kanuna eklenen 766/a maddesine göre, yabancı para üzerinde gayri menkul rehni kurulabilmesi için, güvence altına alınacak bir dış kaynaklı kredi bulunmalı ve vadesi 5 yıl ve daha fazla olarak belirlenmelidir.
Bu suretle kurulmuş ipoteğe dayanarak, harca esas değeri gösterilmek koşuluyla yabancı para üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılması mümkündür.
(743 s. MK. m. 766/a)
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hüküm davalı vekilince istenilmekle, temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
Davacı vekili, müvekkilinin davalı aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattığını, davalının takibe itiraz ettiğini, 6.8.1997 tarihli kesinleşmiş rehin açığı belgesine göre 16.5.1997 tarihi itibariyle müvekkilinin 25.877.413 Dolar alacağı bulunduğunu bu nedenle itirazın haksız olduğunu ileri sürerek davalının itirazının iptaline takibin devamına ve tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında davanın bir yıl içinde açılmadığını, ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin takibin taşınmazın bulunduğu yerde başlatılması gerektiğini, ipoteğin üst sınır ipoteği olması nedeniyle limitle sınırlı takip yapılabileceğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre davanın İİK'nun 67. maddesinde öngörülen bir yıllık süre içinde açıldığı, davacının takip tarihi itibariyle 46.872.964.816.- TL (407.768 Dolar) alacağı bulunduğu davalının ödemeyi kanıtlayamadığı gerekçesiyle davalının itirazının iptaline, takibin (407.768) Dolar alacak için devamına, kabul edilen alacağın %40'ı tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız icra takibine borçlunun itirazı alacaklıya 21.2.1997 tarihinde tebliğ edilmiş, dava 23.2.1998 tarihinde açılmıştır. İİK.nun 19. maddesine göre sene olarak tayin olunan süreler-senenin kaçıncı günü işlemeye başlamışsa biteceği senenin aynı gününde sona erer, sürenin sonuncu günü resmi tatil gününe rastlarsa süre tatili takip eden günde biter. Sürenin sona erdiği 21.2.1998 tarihi ile 22.2.1998 tarihi resmi tatil gününe rastladığından, bu günleri takibeden 23.2.1998 tarihinde açılan itirazın iptali davası süresindedir. Davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazları bu nedenle yerinde değildir.
Davacı 23.1.1997 tarihinde başlattığı ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibinde 1.200.000 Doların faiziyle birlikte tahsilini talep etmiş, yabancı paranın harca esas değerini 137.400.000.000.- TL. olarak göstermiş. Kural olarak ipotek, ancak belirli bir alacak için miktarı Türk parasıyla gösterilerek kurulabilir (MK. m. 766). Bu kuralın istisnası 14.11.1990 tarih ve 3678 sayılı Kanunla Medeni Kanuna eklenen 776/a maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükme göre yabancı para üzerinden gayrimenkul rehni kurulabilmesi için güvence altına alınacak bir dış kaynaklı kredi bulunmalı ve vadesi 5 yıl ve daha fazla olarak belirlenmelidir. Ayrıca ipotek tesisinde kural, Türk parası olduğundan bu tür krediler yabancı para üzerinden kurulmalıdır.
Rehinli alacaklının MK.nun 766/a maddesine uygun olarak kurutmuş ipoteğe dayanarak, harca esas değeri gösterilmek koşuluyla yabancı para üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapması mümkündür. Bu nedenle öncelikle davacı lehine düzenlenen ipoteğin anılan hüküm kapsamında bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerekir. Zira, MK.nun 766/a maddesi hükmüne uygun olmayan ipoteğe dayanarak yabancı para üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçilmesi mümkün değildir. Mahkemece bu yönler üzerinde durulmadan yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün (BOZULMASINA), bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 65.000.000.- TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.5.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.