 |
T.C.
YARGITAY
19. Hukuk Dairesi
E:1999/3091
K:1999/5735
T:08.10.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KARAR
Davacı vekili dava dışı A... İnşaat Turizm Tic.A.Ş ne çeşitli tarihli kredi taahhütnamelerine istinaden toplam 311.000.000-tutarında teminat mektubu kredisi kullandırıldığını davalının kredi taahhütnamelerini müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, nakde çevrilen teminat mektuplarının ödenmemesi ve meri teminat mektuplarının bedellerinin depo edilmesi yolundaki istemin karşılanmaması sebebiyle ipotek limiti dışında kalan alacağın tahsili için girişilen icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptalini ve %40 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili sözleşmelerin imza tarihinden itibaren beş yıl geçtiğini ipotekli takip sonucu borcun ödenmiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece itirazın iptaline, takibin l.64 l.566.234-TL üzerinden devamına %40 tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece alınan bilirkişi kurulu raporunda. davalının takipten önce temerrüde düşürülmediği, icra takip tarihi ile dava tarihi arasında işlemiş faiz de dahil olmak üzere davalının sorumluluğunun 507.837.194.-TL olduğu belirtilmiş ancak, aynı bilirkişi heyetinden alınan 28.12.1998 tarihli ek raporda ise, davalının 30.5.1986 tarihli ihtarnamenin tebliği vs verilen on beş günlük ödeme süresi sonucu 3.7.1986 tarihinde temerrüde düştüğü, davalının takip tarihi itibariyle sorumluluğunun 1.641.566.234.-TL olduğu yolunda görüş bildirilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkeme kararının gerekçe kısmında asıl rapordaki görüşlere itibar edilerek davalının sorumluluğunun dava tarihi itibariyle 507.837.194.-TL olduğu kabul edilmesine rağmen, hüküm sonucunda (fıkrasında) ek raporda belirtilen l.641.566.234.-TL üzerinden itirazın iptaline karar verilmek suretiyle ve HUMK 'nun 388.maddesine aykırı şekilde>gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılmıştır.
Diğer yandan, davalı vekilinin, müvekkilinin 21.5.1982 tarihinde vesayet altına alındığı, bu nedenle borç altına girme ehliyetinin bulunmadığı yolundaki savunması üzerinde durulmaması ve kefilin sorumluluğunun kefalet limiti ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçları ile sınırlı bulunduğunun gözardı edilmesi de kabul şekli itibariyle isabetli değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 30.000.000.-TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine 08.10.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.