 |
T.C.
YARGITAY
19. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/7285
Karar No : 1997/9479
Tarih : 13.11.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
6183/m.21,69
2004/m.100,268
Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR: Davacı vekili borçluya ait taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde, satış bedelinin işçi alacaklarına ödenmesine karar verildiğini müvekkili vergi dairesinin 7.6.1993 tarihli haczinin dikkate alınmamasının hatalı olduğunu "ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini" talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, "İşçi alacaklarına rehinli alacaklardan sonra imtiyazlı alacak olarak birinci sırada yer verilmesinin doğru olduğunu, taşınmazın aynından doğmayan vergi alacağının işçi alacağının önüne geçemeyeceğini" belirterek "davanın reddini" istemiştir.
Mercii Hakimliği`nce iddia, savunma ve toplanan delillere göre, "bir malın aynından doğmayan vergi alacağına, işçi alacağından önce sıra verilemeyeceği" gerekçesiyle "itirazın reddine" karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Borçluya ait taşınmazın satışından sonra, satış bedelinin Mersin İş Mahkemesi`nden verilen kararlardan dolayı yapılan icra takipleri arasında garameten paylaştırılmasına" karar verilmiştir. Davacı "satış bedelinin öncelikle kendisine ödenmesini" talep ettiğine göre pay ayrılan tüm alacaklılara husumet yöneltilerek, taraf teşkilinden sonra bir karar verilmelidir.
Diğer taraftan, vergi alacağından dolayı haciz konulmasından sonra, işçi alacağı için haciz konulması halinde, işçi alacağına öncelik verilip verilmeyeceği konusu üzerinde de durulmalıdır. 6183 Sayılı Yasanın 21. maddesinde "İİK.`nun 100. maddesine göre alacaklının borçlunun malları üzerine koyduğu hacze, bu hükümde belirtilen koşullara bağlı olmaksızın kamu alacağı için iştirakın mümkün olduğu kabul edilmiştir. Kamu alacakları arasındaki hacze iştirak ilişkisi de 6183 Sayılı Yasanın 69. maddesinde hükme bağlanmıştır. Buna karşılık kamu alacağından dolayı konulan hacze, adi ve imtiyazlı bir alacaklının iştiraki mümkün değildir.
Herafi Hakimliği`nce bu yönler gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle "şiyaketin reddine" karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, 13.11.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.