Hukuki.NET

T.C.      
YARGITAY
19. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/1210
Karar No : 1996/8563
Tarih : 03.10.1996

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
    DAVA : Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmasız, davacı vekilince de duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı asil T.S. gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan, onların yokluğundan, onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
 
    KARAR : Davacı vekili, davalının 15.9.1994 vade tarihli bir bonoyu davacı aleyhine icraya koyduğunu, esasen bu bononun davalıya değil, davalının o zaman çalışmakta olduğu bankaya teminat olarak verilmiş bir bono olduğunu, bu bononun 1990 senesinde davalının çalıştığı bankaca, kestiği çeklerin karşılığının olmaması halinde sorumluluk altına girmemesi için bankanın yapacağı ödemelerin teminatı olarak alındığını, davalının ise bu senedi bankadan emniyeti suistimal suretiyle ele geçirip doldurarak aleyhine icraya koyduğunu belirtip bu bonodan dolayı borçlu olmadığının tesbitini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, iddianın doğru olmadığını, Kasım 1990 tarihinde hatırlı müşteri olan davacının bir çekinin karşılıksız çıkması ile zor durumda kaldığını; kendisinden yardım istemesi üzerine karısının altınlarını ona vermesi ile bozdurduğunu, bankaya olan borcunu bu suretle kapattığını ve kendisine de bilahare dava konusu senede tahvil ettiği bonaları verdiğini, borcun uzun süre ödenmemesi üzerine bu senetler yerine elinde bulunan senedin boş kısımlarını doldurduğunu, ihdas nedeninin malen gösterilmiş olmasının altın verilmesi karşılığı alınmış olmasından ileri geldiğini savunup davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, dava reddedilmiş, hüküm taraf vekillerince temiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle, İİK'nun 72. maddesindeki koşulların oluşmaması nedeniyle davacı yararına tazminata hükmolunmamasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2- Davacının, senedin davalı tarafından emniyeti suistimal suretiyle ele geçirildiği iddiası subute ermemekte ise de, davalının ceza mahkemesinde ikrarı ve cevap dilekçesinde bunu doğrulayan beyanları mevcuttur. Davalı ikrarında "altınlar karşılığında üç adet bono aldığını, davacının bunları ödemediğini, bunlar hakkında takibe giriştiğini, davacının bu kez kendisi ile anlaşıp takipleri sürdürmemesi karşılığında dava konusu bonoyu verdiğini, uzun süre beklemesine rağmen borcun yine ödenmemesi üzerine bu bonoyu tanzim tarihi itibarı ile oluşan borç miktarı kadar doldurarak takibe geçtiğini" belirtmekte olup, aksi kanıtlanamamış olan bu ikrarı ve bunu teyid eden cevap dilekçesindeki beyanı davalıyı bağlar. Bu durumda mahkemece yapılacak iş; davacı tarafından davalıya verilmiş olup, davalının da örneklerini dosyaya ibraz ettiği 15.8.1991, 15.9.1991, 15.10.1991 vade tarihli bonolardaki borçların (ayrı ayrı ele alınmak suretiyle), dava konusu senedin tanzim edildiği, 12.5.1994 tarihinde ulaşacakları miktarlar ve bunların toplamının belirlenmesinden ibarettir.
    Bu yapılırken de, davalının yaptığı takipte istemiş olduğu faiz oranının aşılamayacağı, bonoların vade tarihleri ile dava konusu bononun tanzim tarihi arası için hesaplamasının reeskont faizine göre yapılacağı, 12.5.1994 tarihindeki toplam borç miktarının ise bonolardaki asıl borçlar ile faizleri toplamının oluşturacağı, takip tarihinden sonrası için BK'nun 104/2. maddesi hükmünce faiz yürütülemeyeceği, kuralına göre sadece faizler dışındaki borçlar toplamına faiz yürütüleceği gibi hususların gözetilmesi gerekir.
    Açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir.
 
    SONUÇ : Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenle davalının temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, davacının peşin harcının istek halinde iadesine 3.10.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Evlat Edinme] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hakkında 
  • 04.05.2025 15:37
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini