 |
T.C.
YARGITAY
19. Hukuk Dairesi
E. 1995/249
K. 1995/712
T. 1.2.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
AKDİ İLİŞKİ
(Yazılı delille kanıtlama)
TİCARİ DEFTERLERİN İNCELENMESİ
KARAR ÖZETİ: Akdi ilişkinin inkarı halinde; bunun, HUMK.nun 288 ve devamı maddelerine göre yazılı delille kanıtlanması gerekir. Faturaya, TTK nun 23. maddesine göre sekiz gün içinde itiraz edilmemiş olması akdi ilişkinin varlığının kanıtı olamaz.
Ticari defterlerin dayanağı belgeler üzerinde durulmadan salt defter kayıtlan ile yetinilemez. Karşı tarafın defterlerinin de incelenmesi düşünülmelidir.
(1086 s. HUMK. m. 288)
(6762 s. TTK. m. 23, 82)
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği konuşuldu:
Davacı; davalıya açık faturalar muhteviyatı lastikleri satıp teslim ettiğini, davalının bedeli ödemediğinden 85.347.000 TL. ettiğini belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına ve inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevabında; davacı ile hiçbir ticari ilişkisi olmadığını, lastiklerin de teslim edilmediğini savunarak akdi ilişkiyi inkar etmiş, daha sonra davacı ile kardeşi İdris arasında ticari ilişki bulunduğunu ve tanık dinlenmesine muvafakat etmediğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; faturaların açık olarak düzenlenmesi nedeniyle veresiye satışı gösterdiği, davacının işyerinden zaman zaman davalı ve kardeşine yani.....Ü Kardeşler'e ait kamyona lastik yüklenip götürüldüğünün tanık beyanları ile anlaşıldığı ve davacının defterlerinde, davalının 61.109.852 TL. borçlu gözüktüğü gerekçeleri ile dava aynen kabul edilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, satım akdine davalı alacak davası olup, davalı akdi ilişkiyi inkar ettiğine göre, davacının öncelikle lastik satımı yolundaki akdi ilişkiyi HUMK.nun 288 ve devamı maddeleri hükmüne göre yazılı delille kanıtlaması gerekir. Fatura düzenlenmesi ve faturaların tebliğ edilip, TTK.nun 23. maddesine göre sekiz gün içinde itiraz edilmemiş olması akdi ilişkinin kanıtı olamaz. Kaldı ki, somut olayda faturaların davalıya tebliğ edildiği de iddia ve kanıtlanmış değildir. Bu itibarla, davalının muvafakatı olmadığı halde, davacının tanıklarının beyanlarına dayanılarak davacının, davalıya lastik sattığının ve öte yandan davacının ticari defter kayıtlarının müstenidatı belgeler değerlendirilmeden akdi ilişkinin varlığının ve bilirkişi raporunda davacının defter kaydından 61.109.852 TL. alacaklı gözüktüğü belirtildiği halde, davanın aynen kabulü doğru görülmemiştir.
Bu durumda mahkemece yapılacak iş; öncelikle davacıya akdi ilişkiyi yazılı delille kanıtlama olanağı tanınmak ve davalının dava dışı kardeşi İdris ile ortak çalıştığı iddiası üzerinde durulup değerlendirilmek ve gerektiğinde bu ortaklığa ait ticari defterler üzeride de TTK.nun 82 ve devamı maddeleri hükümlerine göre bilirkişi incelemesi yaptırılmak ve taraflar arasındaki akdi ilişkinin varlığının kanıtlandığı kanaatına varılır ise bu defa lastiklerin teslimi hususundaki tanık beyanları ve faturalar TTK.nun 23. maddesi ışığında tartışılmak suretiyle tüm deliller birlikte değerlendirilip varılacak sonuç dairesinde bir karar vermekten ibarettir.
Sonuç Yukarda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına (BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde iadesine, 1.2.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.