 |
T.C.
YARGITAY
19. Hukuk Dairesi
E. 1992/7088
K. 1993/3366
T. 30.4.1993 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT
ARAÇ MALİKİ
ARAÇ SURÜCÜSÜ
SÖZLEŞMEDEN DOLAYI SORUMLULUK
HAKSIZ FİİLDEN SORUMLULUK
ÖZET Araç maliki, kendi sürücüsünün kısmi kusuruna isabet eden tazminatı karşı araç maliki sürücüsünden isteyemez. Ancak, zararının tamamını BK.nun 50 ve 51. maddelerine göre kendi sürücüsünden talep edebilir. 2918 sayılı Kanunun 85. maddesinin son cümlesine davalı savunma ara ştırılmalıdır.
(818 s. BK. m. 50, 51)
(2918 e. Trafik K. m. 85)
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmasız, davalılardan Osman vekilince de duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekili ile davalı Osman vekilinin aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davacıya ait araç, sürücüsü Cengiz idaresinde karayolunda seyrederken davalı Osman'ın maliki olduğu iddia olunan ve diğer davalı Şükrü'nün ise sürücüsü bulunduğu araçla çarpışmasından dolayı, davacı taraf arabasının gördüğü hasar ile yaralanmasından dolayı tedavi gideri ve manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş olup, yerel mahkeme bilirkişi düşüncesi ile tesbit edilen hasar ve tedavi gideri toplamından davacı araç sürücüsünün kusuruna tekabül eden 1/4'ü düşerek arta kalan 3/4 tazminat tutarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş olup; davacı vekili ile davalı Osman vekili yasal süresi içinde temyiz isteminde bulunmuştur.
Davacı aracını kullanan Cengiz, davacıya karşı sözleşmeden, karşı araç maliki ile sürücüsü ise haksız fiilden dolayı davacıya karşı sorumludur. Davacı aracının sürücüsünün kusur oranına düşen miktarı karşı araç maliki ve sürücüsünden isteyemez. Onlar ancak sürücünün 3/4 oranında kusurundan dolayı sorumlu tutulabilir. Fakat davacı BK.nun 50 ve 51. maddelerine göre zararın tamamını sö zleşmeden doğan sorumluluk gereği aracını kullanan sürücü Cengiz'den talep edebilir.
Öyle ise, yerel mahkemenin hasar ve tedavi giderinden oluşan davacı zararının karşı araç sürücüsünün kusur oranına düşen 3/4'den dolayı karşı araç maliki ile sürücüsünü; zararın tamamından da davacı araç sürücüsünü sorumlu tutması ve tahsilde tekerrür olmamak kaydının da kararında belirtmesi gerekirken, davalıların tümünü, oluşan zararın 3/4'ünden sorumlu tutması usul ve yasaya aykırıdır.
3- Karşı araç maliki olduğu iddia olunan Osman'ın aracı 6 sene evvel sattığı, bu nedenle aracı işleten ve araç üzerinde fiilen tasarrufta bulunan kendisi olmadığı yolundaki ve Karayolu Kanununun 85. maddesinin son cümlesine giren savunması üzerinde de durularak, tarafların bu konudaki del illeri toplanarak aracı işleten ve fiilen tasarrufta bulunan kişinin tesbiti ile hasıl olacak duruma göre karar verilmesi gerekirken, trafik kaydına itibar edilerek adı geçenin sorumluluğuna karar verilmesi de usul ve kanuna aykırıdır.
S o n u ç :Yukarıda birinci bendde yazılı nedenlerle davacı ile davalı vekilinin sair temyiz istemlerinin reddine, kararın ikinci bendde yazılı nedenlerle davacı yararına, üçüncü bedde yazılı nedenlerle davalı Osman yararına (BOZULMASINA), davalı Osman vekiline takdir edilen 250.000 lira duruşma avukatlık parasının davacıya yükletilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenlere iadesine, 30.4.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|