 |
T.C.
YARGITAY
18. Hukuk Dairesi
E: 2002/3179
K: 2002/4750
T: 25.4.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN MAHKEMECE TESBİTİ
- KAMULAŞTIRILAN TAŞINMAZIN İDARE
- ADINA TESCİLİ
İÇTİHAT ÖZETİ: İdarenin, kamulaştırılan taşınmaz malın bedelinin tespitini ve idare adına tescilini mahkemeden isteme hakkının doğması için öncelikle Yasanın 8. madde hükmü uyarınca mal sahibi ile anlaşma yoluyla satın alma girişiminin sonuçsuz kalması gerekir. Kamulaştırılan taşınmazın maliki olan davalıya, yasada öngörüldüğü biçimde herhangi bir tebligat yapılmadan, davacı idarenin mahkemeden bedel tespiti ve tescil isteme hakkı doğmayacağından, açılan davanın reddi doğrudur.
(2942 s. Kamulaştırma K.m.7, ve 4650 sayılı yasa ile değişik m.8, 10)
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 sayılı Yasa ile değişik hükümlerine göre, kamulaştırma bedelinin mahkemece tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili hükmü cevaben temyiz etmiş olup, mahkemece temyiz istemi ret edilmiş bu karar da . davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Süresinde temyiz yoluna başvurmayan davacı köy tüzel kişiliği vekilinin, karşı tarafın temyiz dilekçesinin kendisine tebliğ edildiği 14.1.2002 tarihinden itibaren HUMK.nun 433. maddesinin ikinci fıkrasında öngörülen on günlük süre içerisinde 24.1.2002 tarihinde mahkemeye verdiği cevap dilekçesinde hükme ilişkin itirazlarını bildirerek temyiz isteminde bulunduğu anlaşılmakla; öncelikle bu konudaki istemin kabulü ile davacının temyiz isteminin süre yönünden reddi ile ilgili 25.1.2002 günlü mahkeme kararının bozularak ortadan kaldırılmasına karar verildikten sonra, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Dava, kamulaştırılan taşınmaz malın bedelinin tespiti ile bu bedel karşılığında davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının 4650 sayılı Yasa ile değişik 10. maddesinin ilk fıkrası hükmünde öngörüldüğü üzere; kamulaştırmanın satın alma yöntemi ile yapılamaması halinde idare 7. maddeye göre topladığı bilgi ve belgelerle 8. madde uyarınca yaptırmış olduğu bedel tespiti ve bu husustaki diğer bilgi ve belgeleri bir dilekçeye ekleyerek taşınmaz malın bulunduğu yer Asliye Hukuk Mahkemesine başvurarak, taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedel karşılığında idare adına tesciline karar verilmesini ister. Buna göre, davacı idarenin, kamulaştırılan taşınmaz malın bedelinin tespitini ve adına tescilini mahkemeden isteme hakkının doğması için öncelikle 8. madde hükmü uyarınca mal sahibi ile anlaşma yoluyla satın alma girişiminin sonuçsuz kalması gerekir.
Sözü edilen (4650 sayılı Yasa ile değişik) 8. maddenin 4. fıkrası hükmünce idare, kıymet takdir komisyonunca saptanan tahmini bedelini belirtmeksizin, kamulaştırılması kararlaştırılan taşınmaz malın bedelinin ödenmesi suretiyle ve pazarlıkla satın almak (veya idareye ait başka bir taşınmazla trampa) yoluyla devralmak istediğini resmi taahhütlü bir yazıyla malike bildirmek zorundadır. Malik, bu yazının tebliğinden itibaren onbeş gün içinde kamulaştırmaya konu taşınmaz malı pazarlıkla satmak (veya trampa isteğinde bulunmak) üzere idareye başvurmaz ya da süresinde başvurmuş olmakla birlikte taraflar arasında anlaşma sağlanamaz veya malik ferağ vermeye yanaşmaz ise, ancak bu takdirde anılan maddenin son fıkrasının yollamasıyla 10. madde hükmüne göre işlem yapılacaktır.
Yukarıda açıklanan esaslar çerçevesinde dosyada toplanan belgeler incelendiğinde; kamulaştırılan dava konusu taşınmaz malın maliki olan davalıya, davacı idare tarafından 2942 sayılı Yasanın (4650 sayılı Yasa ile değişik) 8. maddesinde öngörüldüğü biçimde herhangi bir tebligat yapılmadığı ve böylece davacı idarenin mahkemeden bedel tespiti ve tescil isteme hakkının doğmadığı anlaşılmakla, açılan davanın bu nedenle reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu itibarla yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile yasaya ve yönteme uygun olan hükmün ONANMASINA, 25.4.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.