 |
T.C.
YARGITAY
18. Hukuk Dairesi
E: 2002/2673
K: 2002/2690
T: 18.3.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
2942/m.11
Dava dilekçesinde kamulaştırma bedelinin arttırılması ile faiz ve masrafların davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Davalı tarafın temyizi yönünden;
Her iki bilirkişi kurulunca somut emsal olarak alındığı belirtilen satışlar, üzerinde kat mülkiyeti tesis edilmiş bulunan dükkanlardır. Zeminin değeri belirlenirken her ne kadar üzerindeki yapının değeri satış parasından indirilmiş ise de, kat mülkiyeti ya da kat irtifakı kurulu yapılarda bağımsız bölümün değerine merdiven, asansör, sığınak, kapıcı dairesi, ortak depo, garaj, çatı, merdiven boşlukları gibi ortak yerlerin değeri de dahil olduğu cihetle mücerret bağımsız bölümün yüzölçümüne göre yapı birim fiyatı hesaplanıp düşülmesi yanıltıcı sonuçlara götürür. O nedenle zorunluluk olmadıkça bu gibi taşınmazların arsaya somut emsal alınmasından kaçınılmalıdır.
Kayseri gibi gayrimenkul alım ve satımının yaygın olduğu bilinen bir ilde Kamulaştırma Kanununun 11.maddesinin 3.fıkrasının 6.bendine uygun emsal bulunabileceği dikkate alınarak bu konuda gerekli araştırma yapılmalı, uygun olanlarının tapu kayıtları getirtilmeli ve ondan sonra bilirkişi kurullarından, seçilecek emsalin imar düzenlemesi sonucu meydana gelmiş parsel olmasına karşılık dava konusu taşınmazın bu nitelikte olmaması halinde taşınmazın bulunan değerinden düzenleme ortaklık payına tekabül edecek oranda indirim yapan usulüne uygun olarak düzenlenen ek raporlar alınması gerektiğinin dikkate alınmamış olması,
2-Davacı tarafın temyizine gelince;
Faize, mülkiyetin davalı idareye geçtiği ferağ tarihi olan 17.5.2001 tarihi yerine daha sonraki bir tarihten hükmedilmiş olması,
Doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 18.3.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.