 |
T.C.
YARGITAY
18. Hukuk Dairesi
Esas no: 2000/4300
Karar no: 2000/5888
Tarih: 15.5.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- KAMULAŞTIRMADA ACELE İŞLERDE TESCİL
- AYNIN ÇEKİŞMELİ OLMASI
Karar Özeti: Mülkiyeti kamu kurumlan ile özel kişiler arasında çekişmeli olan taşınmazlar Kamulaştırma Yasası 16. madde uyarınca tescil edilemez.
(2942 s. Kamulaştırma K. m. 16, 30)
Dava dilekçesinde 2942 sayılı Yasanın 16. maddesi gereği tescil istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dava dilekçesinde, dava konusu taşınmazın Ç.... Belediyesi Encümeninin kararıyla kamulaştırıldığı belirtilerek, Kamulaştırma Yasasının 16. maddesi uyarınca taşınmazın belediye adına tesciline karar verilmesi istenmiştir.
Davalı vekili, dava konusu yerin mülkiyetinin ihtilaflı olduğunu, davanın kadastro mahkemesinde devam ettiğini, bu nedenle 30. madde uyarınca devir konusunda olumlu olumsuz bir karar verilemediğini belirtmiştir.
Mahkemece, Dairenin daha önceki kararlarına da dayanılarak, 2942 sayılı Yasanın 16. maddesi uyarınca mülkiyeti .uyuşmazlık konusu taşınmazın davacı belediye adına tesciline karar verilmiştir.
Anayasanın 46. maddesi özel mülkiyette bulunan taşınmazların kamulaştırılabileceğini öngörmektedir. 2942 sayılı Yasanın 30. maddesi, bu hükme koşut olarak, kamu tüzelkişi ve kurumlarının taşınmaz mallarının diğer bir kamu tüzelkişisi ya da kurumu tarafından kamulaştırılamayacağını kurala bağlamıştır. İki kamu kurumu arasında ancak 30.madde uyarınca rızaen ya da Danıştay kararıyla devir mümkündür. Her iki halde de devir, maddenin ilk fıkrasında da belirtildiği gibi, kamu kurumlarının ancak sahip oldukları taşınmaz mallar için söz konusudur. Maddenin ikinci fıkrasına göre taşınmaz sahibi idare devire yanaşmaz ya da devir istemine 60 gün içerisinde cevap vermezse, anlaşmazlık Danıştayca çözümlenir. Şu halde, kamu kurumlarına ait taşınmazların devri konusunda anlaşmazlık halinde yetki Danıştay'a ait bulunmaktadır. 16. madde ise, kamulaştırmalarda, başka bir deyişle taşınmazın özel şahıslara ait olması durumunda uygulanır.
Somut olayda taşınmaz hazine ile özel şahıslar arasında ihtilaflı olup, mülkiyetin hazineye ait olması durumunda 30, özel şahıslara ait olması durumunda 16. maddenin uygulanması gerekeceğine göre, bu aşamada 16. maddenin uygulanması söz konusu olmamalıdır. Her ne kadar, 16. maddenin üçüncü fıkrası kamulaştırması yapılan taşınmaz malın mülkiyeti çekişmeli bulunduğu durumlarda da bu maddenin uygulanacağını öngörmekteyse de fıkrada "kamulaştırması yapılan taşınmaz" denildiğine ve kamulaştırma yalnız özel şahıslara ait taşınmazlar için uygulanan bir yöntem olduğuna göre, taşınmaz mülkiyetinin kamu kurumları ile özel kişiler arasında çekişmeli olması durumunda, 16. madde uyarınca tescil olanağı yoktur. Nitekim, 18. madde de mülkiyetin "kişiler" arasında çekişmeli olmasının tescile engel olmadığı belirtilmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kuruluda 10.4.1996 günlü, 1996/5-108-242 sayılı kararında, 18. maddenin mülkiyetin kişiler arasında çekişmeli olmasının 16. madde uyarınca idare adına tescile engel olmadığını öngördüğü, ancak kişiler ile kamu kurumları arasındaki mülkiyet çekişmesinin, tescile engel olduğu görüşünü benimsemiştir.
Belirtilen nedenlerle tescil isteminin reddi gerekirken kabulü doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), 15.5.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.