Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
18. Hukuk Dairesi
Esas no: 2000/11802
Karar no: 2000/12391
Tarih: 20.11.2000

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
  • YÖNETİCİNİN TESBİTİ
  • KAT MALİKLERİ KURULU
Karar Özeti: Yöneticinin görev süresi kural olarak bir yıldır. Ancak önemli bir sebep çıkması durumunda bir yıllık süre dolmadan kat malikleri kurulu tekrar toplantıya çağrılabilir. Usulüne uygun yapılan sonraki toplantıda, önceki yöneticinin seçimine dair kararın iptal edilerek yeni yönetici seçilmesinde yasaya aykırı bir yön yoktur.
(634 s. KMK. m. 29, 30, 34)
Dava dilekçesinde yasal yöneticinin kim olduğunun tesbit! istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dava dilekçesinde, usulüne uygun olarak seçilmiş bir yönetici varken, kat maliklerinden bir bölümünün kendi aralarında usulsüz şekilde toplanarak davalı Hüseyin'i yönetici seçtiklerinden bahisle, haklı ve hukuka uygun, yöneticinin tesbit! istenmiş, Mahkemece, 6.7.1999 tarihli toplantı yöntemine uygun olmadığı gerekçesiyle, davalı Hüseyin'in yönetici seçimine ilişkin karar iptal edilmiştir.
Kat malikleri kurulu, 6.3.1999 da toplam 10 bağımsız bölüm sahibinden 6'sının katılımıyla toplanmış ve davacı Şeref bu toplantıda yönetici seçilmiştir. Yapılan toplantıda 634 sayılı Yasanın 30. maddesinin öngördüğü toplantı nisabı, sayı ve arsa payı açısından mevcut olduğu gibi davacı, katılanların oybirliğiyle seçildiğine göre başkan seçilebilmek için yeterli oy sayısına da ulaşmıştır. Bu bakımdan, davacının yönetici seçilmiş olmasında herhangi bir usulsüzlük yoktur, alınan diğer kararlar da geçerlidir. Ancak, kat maliklerinden bir bölümünün çağrısı üzerine 6.7.1999 gününde kat malikleri kurulu yeniden toplanmış ve bu kez davalı Hüseyin başkan seçilmiştir.
Kat Mülkiyeti Yasasının 34. maddesinde kat malikleri kurulunun yıllık toplantısında yönetici seçileceği öngörülmüştür. Bu kurala göre, yöneticinin görev süresinin kural olarak bir yıl olması gerekmekle birlikte, kat malikleri bir yıl dolmadan da yapacakları yöntemine uygun toplantıya seçilmiş bulunan yöneticinin görevine son verip, yeni yönetici seçebilirler.
Somut olayda, anayapı 10 bağımsız bölümden oluşmakla birlikte davalının 4 bağımsız bölüme sahip olması nedeniyle, kat maliki sayısı 7' dir. Kat Mülkiyeti Yasasının 29. maddesinin 2. fıkrasında önemli bir sebep çıkması nedeniyle, 15 gün önce bütün kat maliklerine imzalatılacak bir çağrı ya da taahhütlü mektupla kat maliklerinin 1/3' ünün istemi üzerine kat malikleri kurulunun toplantıya çağrılabileceği öngörülmüştür. 6.7.1999 da yapılan toplantıya davacıda çağrıldığı gibi yedi kat maliki sayısı itibariyle, çağıran malik sayısı 1/3 ü aşmaktadır. Yapılan toplantıya, yedi malikten dördü katıldığından 30. maddenin öngördüğü toplantı nisabı, gerek malik sayısı, gerek arsa payı olarak mevcuttur. 31. madde de ise, oy hesabı yapılırken bağımsız bölümlerinin sayısı ne olursa olsun, bir malikin sahip olacağı oy sayısının bütün oyların 1/3 ünden fazla olamayacağı kurala bağlanmıştır. Buna göre, davalı Hüseyin'in dört bağımsız bölümü karşılığı sahip olduğu üç oya diğer üç bağımsız bölüm sahiplerinin oylarının katılımıyla bu rakam altıya ulaşmaktadır. Böylece, bu toplantıda alınan kararlar açısından da, toplam bağımsız bölüm sayısının yarısından fazlasına erişilmiştir.
Bu duruma göre her iki toplantı da Kat Mülkiyeti Yasasının toplantı yapılabilmesi ve karar alınabilmesi için öngördüğü çoğunlukla yapılmıştır ve her iki toplantı da geçerlidir.
Ancak, sonraki toplantıda yeni bir yönetici seçilmiş bulunduğuna ve eski yönetici davacı Şerefin seçimine ilişkin karar iptal edildiğine göre bu tarihten itibaren yöneticinin Hüseyin olduğuna karar verilmesi gerekirken, sonraki kat malikleri kurulu toplantısının yöntemine uygun olmadığı gerekçesiyle, davalı Hüseyin'in yönetici seçimine ilişkin kararın iptaline karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 20.11.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini