 |
T.C.
YARGITAY
18. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/12860
Karar No : 1998/724
Tarih : 3.2.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Dava dilekçesinde vaktin tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş,hüküm müdahil vekili tarafından temyiz edilmiştir.
YARGITAY KARARI
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü;
Medeni Kanunun 74 ve Türk Medeni Kanunu Hükümlerine Göre Kurulan Vakıflar hakkındaki tüzükün 5.maddesi dikkate alındığında tescil istemini içeren başvuru bir dava niteliğinde olmadığı gibi üçüncü kişilerin böyle bir yargılamada davaya müdahil olarak katılmaları da söz konusu değildir. Gerçekten Medeni Kanunun 74.maddesi hükmü incelendiğinde sadece Vakıflar Genel Müdürlüğü mahkemece verilen tescil kararının tebliği üzerine iki ay içerisinde ancak temyiz yoluna başvurabilecek iken, kendilerini ilgili olarak gören kişilerin dava niteliğinde de olmayan böyle bir ihtilafsız kazai işleme müdahil olarak katılmaları da söz konusu olamaz. Sözü edilen Tüzükün 5.maddesinin 5.fıkrasına göre mahkeme esas itibariyle evrak üzerinde karar vermek durumunda olup, gereken hallerde vakfedeni ve diğer ilgilileri de bu inceleme sırasında dinleyebilir ise de, mahkemenin böyle bir yola görmesi ilgililer deyimi kapsamında olan kişilerin menfaatlari haleldar olduğu gerekçesi ile vakfın kurulmasına karşı gelmeleri ve vakfın tesciline karar verilmesi halinde de temyize başvurmaları hakkını vermez. İlgililerin mahkemece dinlenmeleri vakfın tesciline ilişkin işlemin mahkemece değerlendirilmesine yönelik olup çekişmesiz kaza işlemi niteliğindeki bu tescilde bu kişilerin taraf olmalarını gerektirmez. Hal böyle olunca mahkemenin bu kişileri müdahil olarak kabul etmesi bir usul hatasıdır. Böyle bir hatalı işlem sonucu yargılama sırasında bu kişilere izafe edilen sıfatın Yargıtayca dikkate alınmayacağı ve hatalı bir işlemin hukuki sonuç doğurmayacağı da açıktır.
Bütün bu hususlar dikkate alındığında mahkemenin tescile ilişkin kararını temyize den Doğu Türkistan Vakfı Yöneticilerinin bu ihtilafsız kaza işleminde kendilerine taraf ya da müdahil sıfatı izafesinin mümkün olmadığı için kararı temyiz etme hakları da bulunmamaktadır.
Bu kişilerin kurulan vakıf nedeniyle hukuki menfaatlerinin ihlal edildiği kanısında bulundukları takdirde yasada öngörülen hukuki yollara başvurabilecekleri tabiidir.
Bu itibarla tescil kararını temyiz eden Doğu Türkistan Vakfı Yöneticilerinin temyiz istemlerinin REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 3.2.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.