Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
18. Hukuk Dairesi
E. 1996/9173
K. 1996/10501
T. 26.11.1996

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
BEDEL ARTIRIM DAVASI
İMAR PLANINA ALİNMA
TARLA-ARSA OLMA NİTELİKLERİ
 
KARAR ÖZETİ : Dava konusu taşınmazın kamulaştırma amacıyla imar planı kapsamına alınması arsa sayılması için yeterli olmayıp ayrıca belediye hizmetlerinden olan yol, ulaşım aydınlatma, çöp toplama; su kanalizasyon v.s, gibi alt yapı hizmetlerinden yararlanması gerekir.
 
Belediye başkanlığından bu durum sorulmadan; bazı yönlerinde iskan edilmiş olduğu belirlenerek tarla olarak kayıtlı yerin arsa olarak değerlendirilmesi doğru değildir.
                                        (2942 s. Kamulaştırma K. m. 11)
 
Dava dilekçesinde, kamulaştırma bedelinin arttırılması ile faiz ve masrafların davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle; dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
 
Otobüs garajı inşa edilmek üzere nazım imar planında yer alan arazinin yetmemesi üzerine, belediye encümeninin aldığı karara dayanılarak dava konusu taşınmazı da kapsayan civar arazinin kamulaştırılmak üzere plan kapsamına alınmasına karar vermiş ve dava konusu 817 parselin plan kapsamına alınmasının nedeni de bu surette, kamulaştırmanın sağlanmasına matuf olduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu taşınmaz, bu suretle plan içine alınmadan önce "ova koruma tarımsal alanda", yer almakta idi.
 
Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamalarına göre, taşınmazın kamulaştırmanın gerçekleşmesi amacıyla imar planına alınmış olması halinde taşınmaz sırf bu nedenle arsa sayılmayıp bundan önceki (imar planına alınmadan önce) durumunun incelenmesi gerekmektedir. dava konuşu taşınmaz kamulaştırma amacı ile imar planına alınmadan önce nazım imar planı içinde, yukarıda açıklandığı üzere "ova koruma tarımsal alanında" yer almaktadır. Hukuk Genel Kurulunun 23.11.1994 günlü 1994/18-441-766 sayılı kararında da açıklandığı üzere nazım imar planı içinde yer alan bir taşınmaz, sırf bu nedenle arsa olarak değerlendirilemez.
 
Dava konusu taşınmazla ilgili olmamakla beraber, 819 nolu parselle ilgili bazı yazı örnekleri dosyaya konulmuş olup, bu yazılara göre 819 parsel civarından bir enerji nakit hattı geçmekte ve civarda belediyeye ait derin su kuyusu yer almakta olduğu belirtilmiş ise de, bu parsel ve dava konusu 817 parselin belediye hizmetlerinden yararlandığına dair başkaca bilgi bulunmamaktadır. Bu durumdaki taşınmazın arsa sayılabilmesi içir yukarıda açıklandığı gibi kamulaştırma amacıyla imar planı kapsamına alınması yeterli olmayıp, belediye hizmetlerinden de yararlanması gerekmektedir. Bu kapsamda belediye hizmetlerinden amaç, arazi parçalarına meskun olma veya meskun olmaya uygun niteliklerini veren alt yapı hizmetleridir. Bunlar belediye ve ilgili diğer kamu kuruluşları tarafından getirilen ve genellikle yol, ulaşım, aydınlatma, çöp toplama, su, kanalizasyon ve benzerlidir. Civarda mevcut olabilecek şehirlerarası karayolu, enerji nakit hattı, kuyudan yada civardan geçen dere veya kanaldan elde edilen su bu hizmetlerin mevcut olduğu anlamına gelmez.
 
Bu nedenle, değerlendirme tarihi itibariyle yukarda sözü edilen hizmetlerin taşınmazın veya etrafının meskun olması nedeniyle getirtilmiş olması ve fiilen faydalanmaya konu edildikleri, bu hizmetleri götürmekle görevli olan belediye başkanlığından sorulup saptanmadan, taşınmazın mesafesi belirtilmeyen bazı yönlerinde iskan edilmiş yerlerin mevcut olduğu belirtilerek düzenlenen raporlara dayanılarak tapuda tarla olarak kayıtlı bulunan 59.000 m2'lik taşınmazı n arsa olarak değerlendirilmesi doğru görülmemiştir.
 
Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı yararına takdir edilen 6.000.000 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.11.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58
  • [Mal Paylaşımı davaları] Mal Paylaşımı dava sonucu alacak Nafakadan düşülebilir mi 
  • 12.06.2025 08:44
  • SGK sözleşmeli özel hastane Savcılığa şikayet edilebilir mi ? 
  • 11.06.2025 20:01
  • Fuzuli İşgalci Evin Demirbaşlarını Söküp Götürebilir Mi 
  • 11.06.2025 18:54
  • Solidworks Lisanssiz kullanımi yanlış adreste arama 
  • 10.06.2025 01:05


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini