 |
T.C.
YARGITAY
18. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/8188
Karar No : 1996/9798
Tarih : 7.11.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Dava dilekçesinde itirazın iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın Kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davan vekili tarafından temyiz edilmiştir.
YARGITAY KARARI
Temyiz isteminin suresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki dutun kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dava, önce Kooperatif Konusu olarak mevcut olan taşınmaz üzerinde dana sonra ortaklar adına ayrı ayrı Kat irtifakı tesis edilmiş bulunan anagayrimenkulun üzerinde yapılacak yapının tamamlanması için Kendilerine düşen borçlarını yerine geçirmeyen paydaş aleyhine. Kat irtifakı malikleri Kurulu taralından seçilen " Kat irtifakı Kurulu" tararından açılmış alacak davasıdır.
Kat Mülkiyeti Kanununun 17. maddesinin 2.fıkrası hükmüne göre Kat irtifakı sahipleri yapının tamamlanması için Kendi aralarından veya dışardan yönetici tayin edebilir ve bu yönetici Kat mülkiyeti yöneticisinin tüm görev yetki ve sorumluluklarına haiz olması nedeniyle borçlarını yerine getirmeyen Kat irtifakı sahibi aleyhine dava açabilir ise de, mevzuatımıza göre Kat irtifakı yalnız bir parsel üzerinde pay sahibi olan Kişiler arasında kurulabilir. Dosya içerlerinden anlaşıldığına göre kat irtifakına konu olan parseller 4 adet olup, tasfiye halindeki Kooperatif üyeleri bu parseller üzerinde Kat irtifakı malikidirler. Davacı olan Kat irtifakı kurulu (yönetici) her bir parselde paydaş olan malikler tararından değil taşınmazların tümünde paydaş olanlar tararından seçilmiştir. Bu suretle de 4 adet parsel üzerinde kurulu tüm Kat irtifakı maliklerinin temsilcisi olarak kabul edilmiştir. Bu şekilde seçilen bir yönetici Kaç Mülkiyeti Kanununun 17/2.maddesinde öngörülen yönetici niceliğinde değildir ve bu nedenle de o yöneticiye tasayla verilen hakları kullanamaz.
Seçilen bu yöneticilerin biran için Kat Mülkiyeti Kanununun 17/1.maddesi hükmüne göre yetkili olabilecekleri düşünülse biler yine yukarıda açıklandığı gibi kat irtifakı maliki sıfatıyla sahip olacakları yetki ancak kendilerinin paydaş oldukları parselde paydaş olan Kat irtifakı maliklerine karşı yöneltilebilecek davada geçerli olup ayrıca dava konusu olan alacağın da ancak bu parsel üzerinde yapılacak yapının bitirilmesi için gerekli giderlere ilişkin olabilir. Oysa istenen gider sırf bir parsel için değil tüm parseller üzerinde yapılacak binalarla ilgilidir.
Sonuç itibariyle davacılar tek parsel üzerinde kurulu kat irtifakı maliklerince seçilmiş yönetici olmadıkları gibi istenen gider de münhasıran bu parsel üzerinde inşaa edilecek bina ile ilgili olmadığından Kat Mülkiyeti Kanununun l7.maddesinin l ve 2.fıkralarının ve dolayısıyla Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerinin uygulanması mümkün olmayıp, taraflar arasındaki uyuşmazlığın müddeabih miktarları da dikkate alınarak genel hükümler dairesinde ve Asliye Hukuk Mahkemesinde çözümlenmesi gerekir.
Bu durumda Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi gerekirken esas hakkında hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekline hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 7.11.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.