 |
T.C.
YARGITAY
18. Hukuk Dairesi,
E. 1996/5252
K. 1996/6050
T. 13.6.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
ANAGAYRİMENKULDE ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ
BAĞIMSIZ BÖLÜMLER İLAVESİ
OYBİRLİĞİ İLE ALINAN KARAR
ARSA PAYLARI
RESMİ SENET
KARAR ÖZETİ Kat mülkiyetine tabi olan anagayrimenkulde ortaklığın giderilmesi istenemez. Bu hüküm, kamu düzeni ile ilgili olup , doğrudan (resen) gözönüne alınması gereken buyurucu (amir) bir hükümdür. Kat mülkiyeti kurulmuş olan bu yapıda, yeniden kat mülkiyeti kurulmak suretiyle de olsa (yeni bağımsız bölümlerin kazanılması) ortaklığın giderilmesine karar verilemez.
Ayrıca, taşınmazda müşterek veya iştirak halinde mülkiyet olmadığı gibi, kat mülkiyeti de kurulduğundan, davanın reddi gerekir. Ortaklığın giderilmesine karar verilmesi doğru değildir.
Ancak; diğer bağımsız bölüm maliklerinin karşı çıkmamaları halinde, Kat Mülkiyeti Kanununun 44. maddesine dayanarak bağımsız bölüm ilavesi suretiyle, paydaşların oybirliği ile alacakları karara dayanarak, tapu dairesince idari bir işlem gerçekleştirilebilir ise de, bu uygulama mahkemenin görevi dışındadır.
(634 s. KMK. m. 7, 10, 44)
Dava dilekçesinde ortaklığın giderilmesi istenilmiştir. Mahkemece, davanın kabulü cihetine gidilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dava dilekçesinde, 15.11.1993 tarihinde kat mülkiyetine geçilmiş olan 22 bağımsız bölümden ibaret anagayrimenkulün üzerine üç kat daha çıkılıp yeni bağımsız bölümler kazanıldığı belirtilerek, bunlar da dahil olmak üzere paydaşlara tahsis edilmek suretiyle paydaşlığın giderilmesi istenmiştir.
Mahkemece dava bu şekilde nitelendirilerek, yeni bağımsız bölümlerin kazanıldığı 1., 2. ve 3. katlarda kat mülkiyeti tesis edilmediği belirtilip, daha önce kat mülkiyeti tesis edilen 22 adet bağımsız bölüm de dahil olmak üzere arsa payları verilen bağımsız bölümler paydaşlara tahsis edilmek suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiştir.
Kat Mülkiyeti Kanununun 7. maddesinin amir hükümlerine göre, kat mülkiyetine tabi olan gayrimenkulde ortaklığın giderilmesi istenemez. Bu hüküm kamu düzeni ile ilgili olup, mahkemece ve diğer ilgililerce resen dikkate alınması gereken amir bir hükümdür. Bu yasa hükmüne rağmen kat mülkiyeti tesis edilmiş olan bu yapıda, yeniden kat mülkiyeti tesis edilmek suretiyle de olsa ortaklığın giderilmesine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Diğer bağımsız bölüm maliklerinin karşı çıkmamaları halinde, bu konuda Kat Mülkiyeti Kanununun 44. maddesinin uygulanması sözkonusu olup, bu madde kapsamındaki uygulama, paydaşların oybirliği ile alacakları bir karara dayanılarak Tapu Dairesince idari bir işlemle gerçekleştirilebileceği cihetle böyle bir uygulama mahkemenin görevi dışındadır.
Bu durumda ve Kat Mülkiyeti Kanununun 10. maddesinin son fıkrası kapsamı dışında da bulunan (taşınmazda müşterek veya iştirak halinde mülkiyet sözkonusu olmayıp esasen kat mülkiyeti kurulmuş olduğu için) uyuşmazlıkla ilgili davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yasaya aykırı olarak ortaklığın giderilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.6.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.