 |
T.C.
YARGITAY
18. Hukuk Dairesi
E:1995/7896
K:1995/8747
T:14.09.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KARAR
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dava, aynı site içerisinde yer almakla beraber birden çok parsel üzerinde inşa edilmiş bağımsız bölüm malikleri arasında, kendi aralarında kurdukları yönetimin aldığı karar uyarınca mimari projeye aykırı olarak tesbit edilen tadilatın eski hale getirilmesine ilişkindir.
Kat Mülkiyetinin yasa hükmü gereği yalnız parsel üzerinde tesisi mümkün olup birden çok parsel üzerindeki bağımsız bölümlerin kendi aralarında kat mülkiyeti rejimini uygulamalarına yasal olanak bulunmaktadır. Her iki tarafın ya da yönetici ile davalının her birinde kat mülkiyeti kurulu siteye dahil parsellerden birinde bağımsız bölüm maliki bulunmaları halinde, bu konuda Kat Mülkiyeti Kanununun 19 ve 33 maddelerinin tanıdığı hakka dayanak, dava açmaları mümkün ise de, biri 3119 diğeri ise 3116 nolu parselde bağımsız bölüm maliki olan taraflar arasındaki uyuşmazlığın genel hükümler dairesinde çözümlenmesi söz konusudur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığı bu suretle Kat Mülkiyeti Kanunun hükümlerinin uygulanması mümkün bulunmadığından öncelikle görev yönünün belirlenmesi gerekir. Dava dilekçesinde ve bilirkişi raporunda davaya konu müdahalenin değeri belirtilmemiş bulunduğundan mahkemece öncelikle bu husus saptandıktan sonra, yukarıda açıklandığı gibi Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerinin de uygulanmayacağı göz önünde bulundurularak uyuşmazlığın taraflar arasında mevcut olduğu anlaşılan site yönetimi ile ilgili sözleşme (yönetim planı) hükümleri dairesinde çözümlenmesi gerekir.
Tarafların sıfatına (aynı parselde kat maliki olmadıkları (göre uyuşmazlığı Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerinin uygulanamayacağı ve görev yönü dikkate alınmadan davanın esası hakkında hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.09.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.