 |
T.C.
YARGITAY
18. Hukuk Dairesi
E. 1995/5450
K. 1995/6181
T. 23.5.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KAT MÜLKİYETİNDE ORTAK GİDERLER
FAZLA AİDATIN TAHSİLİ
AKTİF HUSUMET EHLİYETİ
KİRACININ DAVA AÇAMAMASI
KARAR ÖZETİ: Kat mülkiyeti kurulu gayrimenkul de, kesin hesap sonucunda, ortak gider ve avanslara katılmak için fazla para verildiği anlaşılırsa; fazladan ödenen aidatın tahsili davası, hükmü şahsiyeti bulunmayan, anagayrımenkul ve bağımsız malikler topluluğuna karşı değil; arsa payları oranında, tüm kat maliklerine karşı açılmalıdır.
Kiracının, ortak giderlere katılması, ödemekle yükümlü bulunduğu kira miktarı ile sınırlı tutulduğundan, yaptığı ödemeleri kira borcundan düşebileceğinden, aktif husumet ehliyeti olmadığı için, fazla aidatın tahsili davası açması mümkün değildir.
(634 s. KMK. m. 20,22)
(1086 s. HUMK. m. 38,39)
Dava dilekçesinde; karar iptali, fazla aidatın tahsili istenilmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü:
Kat mülkiyeti kurulu, anagayrımenkul ve bağımsız bölüm malikleri topluluğu hükmi şahsiyete haiz değildir. Ödemeler kat malikleri kurulunun aldığı karara ve verdiği yetkiye dayanılarak yönetici tarafından tahsil edilmişse de, bu tahsilat tüm kat malikleri adına yapılmış apartmanın müşterek hesabına dahil edilmiştir. Fazla ödeme yapıldığından bahisle açılacak herhangi bir davanın hükmi şahsiyeti bulunmayan yönetime yada tahsilatı kat malikleri adına yapan yöneticiye karşı değil, arsa payları oranında tüm kat maliklerine yöneltilmesi gerektiği de dikkate alınmalıdır.
Diğer taraftan, Kat Mülkiyeti Kanununun 20. maddesi hükmüne göre, kat malikleri ana gayrımenkulün ortak tesislerin işletme giderlerine ve giderler için toplanacak avansa katılmak zorundadırlar. Bu hükümden anlaşılacağı üzere asıl sorumluluk kat malikinindir. Ancak, anagayrımenkulün işletilmesi, bakım ve onarımı için gerekli avansların ödenmesini teminata bağlamak için Kat Mülkiyeti Kanununun 22. maddesi anagayrımenkulde kiracı veya başka bir sıfatla devamlı bir şekilde oturanları da bundan müteselsilen sorumlu tutmuş, ancak bu sorumluluğu ödemekle yükümlü olduğu kira miktarı ile sınırlı tutmuş ve ayrıca yaptığı ödemenin kira borcundan düşüleceğini öngörmüştür.
Bu durumda, ortak gider ve avanslara katılmak asıl sorumluluğu bağımsız bölüm malikine ait iken, bağımsız bölümde oturan kiracı bu konudaki ödemeleri kendiliğinden yada kat maliki ile aralarındaki sözleşmeye göre yapıyorsa, bu ödemeler bağımsız bölüm maliki adınadır. Kendisi yaptığı ödemeleri kira borcundan düşebilecek yada kira sözleşmesine göre kendisi karşılamak durumunda ise, ödemeler geçerli bir kat malikleri kurulu kararına ya-da işletme projesine dayanılarak yapıldığı için kesin hesap sonucu fazla ödeme yaptığından bahisle yönetimden bir istekte bulunamaz.
Olayımızda, dava bağımsız bölüm maliki tarafından değil, kiracısı tarafından açıldığına göre, yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda kiracının bu konuda aktif husumet ehliyeti bulunmayacağı dikkate alınarak davanın bu yönden reddi gerekir. Davacı kiracı, bağımsız bölüm maliki ile aralarında olan sözleşme hükümlerine göre avans ve gideri fazla ödediği iddiasında ise, bunu koşulları varsa bağımsız bölüm malikinden isteyebilir.
Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.5.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.