 |
T.C.
YARGITAY
18. Hukuk Dairesi
E. 1994/11582
K. 1994/13408
T. 1.11.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KAT MÜLKİYETİNDE ORTAK GİDERLER
KİRACIN1N MÜTESELSİL SORUMLULUĞU
TAHLİYE HALİNDE BORÇ
İCRA TAKİBİ ÖNCESİ BORÇ
KARAR ÖZETİ: Kiracı, oturduğu süre için, ortak giderlerden, kat maliki ile birlikte müteselsilen sorumlu ise de; kiralananı tahliye ettikten sonra yapılan icra takibi ile sorumlu tutulamaz.
Kiracı ile bağımsız bölüm maliki arasındaki hukuki ilişki, tahliyeden sonra, kat malikleri yönetim kurulunca açılan ortak giderlerin (ve yönetim giderlerinin) tahsili davasına konu olamaz.
(634 s. KMK. m. 20,22/1)
Dava dilekçesinde itirazın iptali istenilmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş; hükmün, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü:
Davalı bağımsız bölümde kiracı iken Temmuz 1993 tarihinde bağımsız bölümü tahliye etmiştir. Davada, Eylül 1992-Temmuz 1993 tarihleri arasındaki yönetim giderleri istenmektedir. İcra takibi 7.12.1993 tarihinde yapılmıştır.
Kat Mülkiyeti kanununun ortak giderlerin teminatına ilişkin 22. maddesi hükme göre; kiracıların sorumluluğu, anagayrimenkulde bu sıfatla oturduğu sürece geçerlidir. Asıl sorumluluk sözü edilen kanunun 20. maddesinde belirtildiği üzere kat malikinindir. Yasanın 22. maddesinde kiracının ya da başka bir hakka dayanarak bağımsız bölümde devamlı surette oturanın müteselsil sorumluluğu, oturduğu sürece sözkonusu olup, bağımsız bölümü tahliye ettikten sonra yapılan icra takibi ile kiracının sorumlu tutulmasına yasal olanak bulunmamaktadır. İstenen alacağın, davalı kiracının bağımsız bölümünde oturduğu süreye ilişkin olması Kat Mülkiyeti Yasasının uygulanması bakımından sonuca etkili olmayıp, kira sözleşmesine göre sorumluluk ise, bağımsız bölüm maliki ile kiracı arasındaki hukuki ilişkiye göre belirleneceğinden bu davada dikkate alınmaz. Çünkü, kiracının Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerine göre yasal müteselsil sorumlu olarak ödemek zorunda kaldığı meblağı, bağımsız bölümü tahliye etmiş olduğundan, 22. maddede öngörüldüğü üzere kira borcundan düşemeyeceği gibi, herhangi bir kira borcu da bulunmadığından sorumluluk sınırının da belirlenmesi mümkün değildir. Bu durumda, kiracı bağımsız bölümü tahliye ettikten sonra icra takibi yapılmış olduğu dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde kabulü doğru görülmemiştir.
Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 1.11.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.