 |
T.C.
YARGITAY
18. Hukuk Dairesi
E. 1993/9128
K. 1993/11071
T. 19.10.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KAMULAŞTIRMADA ARSA NİTELİĞİ
HUKUKEN İSKANA UYGUNLUK
KARAR ÖZETİ Bir taşınmazın arsa sayılabilmesi için; imar planı içerisinde yer alması, ya da imar planı içinde olmasa bile hukuken iskana müsait olması lazımdır.
Bakanlar Kurulu Kararlarınca, kamu yararı ve sağlığı açısından iskana da yasaklanmış yerler arsa sayılamaz.
(2942 s. Kamulaştırma K. m. 11)
Dava dilekçesinde, kamulaştırma bedelinin arttırılması ile faiz ve masrafların davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü:
Dosyaya getirtilen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve Bayındırlık ve İskan Müdürlüğü yazılarından Menderes İlçesi Oğlananası Köyü sınırları içinde yer alan dava konusu taşınmazların kamulaştırma tarihi olan 5.1.1992 tarihinden önce 12.1.1991 tarihinde Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nın kararı ile (İzmir Kenti'ne içme ve kullanma suyu temin edilen ve edilecek olan yüzeysel su kaynaklarının kirlenmeye karşı korunması) hakkındaki yönetmelik uyarınca imara kapalı duruma getirildikleri ve bu suretle Yargıtay uygulamasında esas alınan 28.2.1983 gün ve 1983/6122 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına göre arsa niteliğinde sayılması mümkün olmayan taşınmaz niteliğinde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Herhangi bir taşınmazın arsa niteliğinde sayılabilmesi için, sahip olması gereken en esaslı ayırıcı nitelik, yukarıda sözü edilen Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca imar planı içerisinde yer alması yada imar planı içinde olmasa bile hukuken iskana müsait olmasıdır. Dava konusu taşınmazın içinde yer aldığı alan imar planı dışında bulunmakla beraber kamu yararı ve sağlığı açısından iskana da yasaklanmış bölge niteliğinde bulunduğu cihetle arsa olarak kabulü söz konusu olamaz.
Bu nedenle, dava konusu taşınmaları arsa niteliğinde kabul eden ve ona göre değer belirleyen bilirkişi raporlarına göre hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.10.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.