 |
T.C.
YARGITAY
18. Hukuk Dairesi
E. 1993/13381
K. 1994/795
T. 28.1.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KULLANMA YERLERİNİN BOŞALTILMASI
HAKSIZ ŞAGİL
KARAR ÖZETİ Kapıcı, kaloriferci, bahçıvan, bekçi ve dışarıdan atanan yöneticinin iş akitleri yenilenmezse; haksız şagil olduklarından, mülki amire başvurmadan da, ancak istihdam ile birlikte kullanılması mümkün olan ortak yer niteliğindeki yerden tahliyesi, açılacak bir dava ile istenebilir.
(634 s. KMK. ek m. 2)
Dava dilekçesinde, kapıcı dairelerinin tahliyesi istenilmiştir. Mahkemece, davanın reddi cihetine gidilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü:
1- Davalının mahkemenin görevsizliği ve sair hususlara davalı temyiz itirazları dosya münderecatına göre varit görülmediğinden reddedilmiştir.
Davacının temyizine gelince;
2- Kat Mülkiyeti Kanununun ek 2. maddesi; kapıcı, kaloriferci, bahçıvan, bekçi ile dışardan atanan yöneticilere tahsis edilmiş olan yerlerin tahliyesi konusunda özel bir hüküm getirmiş olup, bu konudaki yetki ve görev mahalli mülki amire verilmiştir.
Yasada yer alan bu özel hüküm idare amirince yerine getirilmediği ya da davacı bu yoldan hareket etmek istediği takdirde, genel hükümler dairesinde mahkemeye başvurabileceği ve taşınmazı işgali hiç bir hukuki sebebe dayanmayan haksız şagili taşınmazdan tahliye ettirmeye hakkı olduğu kabul edilmelidir.
Sitenin yöne tim planının 14. maddesinde; yönetimin, sözleşmeye uymayan ya 'da istihdamına gerek görülmeyen kişilerin işine son verebileceği yazılı olduğuna göre yasanın sözü edilen hükmü uyarınca yöneticilerin başvurması üzerine sözü edilen koşullar varsa mülki amirin tahliyeye karar vermesi gerekir.
Ancak; yukarıda da açıklandığı üzere, idari amirin bu kararına karşı idari yargı yoluna gitmek istemeyen yönetim işine son verdiği kişiye tahsis edilen yerden tahliyesi için mahkemeye başvurduğundan mahkemece yapılacak iş, işgalin haklı nedene dayanıp dayanmadığını araştırmak, haklı nedene dayanmadığının saptanması halinde ise, yasal olarak bağımsız bölüm olmayan ve ancak istihdam ile birlikte kullanılması mümkün olan ortak yer niteliğindeki yerden davalının tahliyesine karar vermek olmalıdır.
Davalıların bir yıl süre ile istihdam edildikleri, iş akitlerinin yenilenmediği ve yönetim kurulunca, yönetim planının 14. maddesinin 5. fıkrası hükmüne dayanılarak işlerine son verildiği halde yukarıdaki olgular karşısında artık olayda aranmaması gereken, blok temsilcileri kararının usulüne uygun olmadığı gerekçesiyle davanın reddi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 28.1.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.