 |
T.C.
YARGITAY
18. Hukuk Dairesi
E: 1992/13653
K: 1993/1975
T: 20.02.1993 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Dava dilekçesinde yönetim planının değiştirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : Dava konusu yer bahçe olmakla apartmanın ortak yerlerinden ise de yönetim planının 21. maddesi bu bahçenin kullanımını davalıya bırakmış olup, yönetim planı tüm kat maliklerini ve haleflerini, bağlayıcı nitelikte olan bir sözleşme olduğu cihetle davalıyı bu inhisari kullanımdan marhum edecek biçimde 21. maddenin iptali isteminin reddinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Ancak, davacılar ana gayrimenkulün sorunlu hidrofor ihtiyacı için bahçeye girmek durumunda olduklarını ileri sürerek tesisinden sonra ancak yılda 1-2 kere girme iznini içerecek şekilde ihtiyaç olduğunu ileri sürdükleri dikkate alınarak bu konuda gerekli inceleme yapılıp gerekirse bilirikişiden bu konuda rapor alındıktan sonra davacılara belirtilen amaçla bahçeye girmeye izin verilip verilmiyeceği konusunda bir karar vermek gerekirken, cevaba cevap dilekçesinde açıklığa kavuşan istem dikkate alınmayarak ve eksik inceleme ile davanın reddi" doğru görülmemiştir.
SONUÇ: : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.02.1993 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Ortak yer olan deniz tarafındaki bahçeye davalının dairesinin haricinde bir geçiş olmadığından bu yerlerden istifade hakkının davalıya bırakılması yasaya uygun olup, yönetim planının 21. maddesinin yazılış biçiminden bahçenin mülkiyetinin verildiği anlamı çıkarılamayacağından davacının bu hususa ilişkin iptal isteğinin reddi doğrudur.
Ancak kat malikleri ortak yerlerde kendi başlarına bir değişiklik yapamazlar. Ortak yerlerin düzgün hale getirilmesi veya kullanmanın daha rahat ve kolay hale getirilmek ve faydanın çoğatılmasına yarıyacak yenilikler, kat malikleri kurul kararı ile yapılır (Kat Mülkiyet Kanununun 42. maddesi). Böyle bir karar alınmadan, dava yolu ile yenilik ve ilave yapılmasını istemez. Mahkemenin red kararı neticesi itibariyle doğru olduğundan onanması gerekir, bu sebeple çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum.
|