 |
T.C.
YARGITAY
17. Hukuk Dairesi
E: 2001/726
K: 2001/779
T: 22.2.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Karar özeti: Tapu iptali ve tescil davasında husumetin kayıt sahibine yöneltilmesi gerekir.
Kamu orta malt niteliğinde olan meraların mülkiyeti Hazine, kullanma hakkı ise köye ait olup, meraya ilişkin davalarda husumet Hazineye yöneltilir.
(3402 s. Kadastro K. m. 16)
Taraflar arasındaki tapu iptali, tescil davası üzerine yapılan yargılama sonunda; Davanın reddine ilişkin verilen hüküm davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Davacı tapu kaydına, kadastro öncesi sebebe dayanarak genel kadastro sonucu çayır olarak sınırlandırılan 775 sayılı taşınmazın 21.300 metrekarelik bölümünün iptali ile kendisine ait 763 sayılı taşınmaza ilavesi isteğiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmişse de varılan sonuç dosya içeriğine ve yasa hükümlerine uygun düşmemektedir. Davacı, Hazineye husumet yöneltilerek açmış olduğu davada, davaya konu 775 nolu parselin bir bölümünün kendisine ait 763 nolu parselin devamı olup tapusu kapsamında kaldığını ileri sürerek tapusunun iptaline ve adına tescilini istemiştir. Tapu iptal ve tescil davalarında husumetin kayıt maliki yada mirasçılarına yöneltilmesi kuraldır. Recep ve arkadaşları tarafından İnecik köyü tüzel kişiliği, Rasime ve Recep aleyhine kadastro mahkemesinde açılan ve hazinenin de tarafı, bulunduğu dava sonunda 775 nolu parselin çayır (mera) niteliğiyle sınırlandırılmasına (20.12.1996 tarih, 1992/4 1996/34 sayı ile) karar verilmiştir. Kamu orta malı niteliğindeki meraların mülkiyeti hazineye, kullanma (yararlanma) hakkı ise köye ait bulunmaktadır. Meralar tescile tabi olan yerlerden olmadığı gibi özel mülkiyete de konu teşkil edemez. İlamda taşınmazın mera olarak belirlenmesi karşısında tapu sicilinde köy adına yazılmış olması mera niteliğinin kaybına neden olmaz. Meraların mülkiyeti hazineye ait olduğuna göre husumetin hazineye yöneltilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Bu durumda mahkemece köy tüzel kişiliğinin de davaya katılımı sağlanarak husumet yaygınlaştırıldıktan sonra tarafların iddia ve savunmaları sorulup gösterecekleri deliller toplandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken değerlendirmede yanılgıya düşülerek yazılı olduğu üzere davanın husumet yönünden reddi yoluna gidilmiş olması doğru değildir.
Davacı Recep'in temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (BOZULMASINA) ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene geri verilmesine, 22.2.2001 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.