 |
T.C.
YARGITAY
17. Hukuk Dairesi
E:1999/3553
K:1999/3401
T:14.9.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KADASTRO TESBİTİNE İTİRAZ
TAPUSUZ TAŞINMAZ SATIŞI
ÖZET : Taşınmaz satışıyla ilgili senetlerin biçim koşulundan yoksun olduğu kabul edilse dahi; tapusuz olması nedeniyle satış olgusu tanık dahil her türlü delille kanıtlanabilir. Satışın geçerliliği yazılı olma koşuluna bağlı değildir.
(3402 s. Kadastro K. m. 14, 15)
Taraflar arasındaki tesbite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm davalı Ahmet ve arkadaşları tarafından süresi içinde temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Kadastro sırasında 154 ada 15 parsel sayılı 13000 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz bağış ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı Ahmet ve arkadaşları adlarına tesbit edilmiştir. Askı ilan süresi içinde davacı Havva irsen intikale dayanarak dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin davacı Havva ve paydaşları adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Ahmet ve arkadaşları tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, taşınmazın Durmuş Ali'den kaldığı, ölümünden sonra terekesinin taksim edilmediği, dayanılan senedinde geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de mahkemenin bu kabulü dosya içeriği ve toplanan delillere uygun düşmemektedir. Taşınmazın Durmuş Ali'den kaldığı ve dosyaya ibraz olunan 1985 ve 1994 tarihli satış senetlerinin taşınmaza aidiyeti ve zilyetliğin davalıda olduğu uyuşmazlık konusu olmadığı gibi bu yön mahkemenin de kabulündedir. Uyuşmazlık, Durmuş Ali tarafından oğlu Ali'ye yapılan satışla, Ali tarafından davalıların babası Muttalibe yapılan satışa ve düzenlenen senetlere değer verilip verilemeyeceği yönlerinde toplanmaktadır. Durmuş Ali ile oğlu Ali arasında düzenlenen 1985 tarihli senet biçim koşulundan yoksunsa da Ali ile Muttalip arasında düzenlenen senedin şeklen geçersiz olduğunu söyleme olanağı yoktur. Kaldı ki senetlerin biçim koşulundan yoksun olduğu kabul edilse dahi taşınmazın tapusuz olması nedeniyle satış olgusu tanık dahil her türlü delille kanıtlanabilir. Başka bir anlatımla satışın geçerliliği yazılı olma koşuluna bağlı değildir. Bilgisine başvurulan bilirkişi ve tanıklar ve özellikle Durmuş Ali'nin çocukları Halime ve Mehmet açıkça satışın varlığına değinmişler, bilirkişi ve tanıkların bu sözleri ciddi bir itirazla da karşılaşmamıştır. Kaldı ki Durmuş Ali terekesinin taksim edildiği ve taşınmazın taksim dışı bırakıldığına dair beyanlarda bulunmaktadır. Açıklanan bu maddi ve hukuksal olgular karşısında mahkemece davanın reddine karar vermek gerekirken, delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı olduğu üzere kabulü yoluna gidilmiş olması doğru değildir.
Davalı Ahmet ve arkadaşlarının temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (BOZULMASINA), ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene geri verilmesine, 14.9.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.