 |
T.C.
YARGITAY
17. Hukuk Dairesi
E. 1998/1447
K. 1998/1187
T. 1.3.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KADASTRO TESBİTİNE İTİRAZ
SİCİLDEN GELEN TAPU KAYDI
TESCİL İLAMI İLE ALINAN TAPU KAYDI
KAÇAK VE YİTİK KİŞİLERE AİT TAŞINMAZLAR
KARAR ÖZETİ: Sicilden gelen tapu kaydının çekişmeli taşınmazı kapsadığından sözedilerek davacı adına tescile karar verilmişse de, yapılan araştırma yeterli değildir.
Zira; davacının, davalıları (Hazine, vs) hasım göstererek açtığı yüzölçümü tashihi davası da kadastro mahkemesine aktarıldığı gibi güney sınırı Kuri Nikola adında kaçak ve yitik kişiyi göstermektedir.
O halde; komşu parsel kayıtlarından yararlanılarak, davacıya ait tapu kaydı yerine uygulanmalı, sınırında yazılı Kuri Nikola'ya ait taşınmazın Hazine tarafından iskan yada tevzi yoluyla dağıtılıp dağıtılmadığı, dağıtılmışsa kime kaldığı araştırılmalı, komşu parsellere ilişkin ve tescil yoluyla alınan tapu kayıtlarının dayanağı istenmeli, tescil yoluyla alınan ilamlarda Hazinenin taraf olmaması durumunda onu bağlamıyacağı, kaçak ve yitik kişilerden Hazineye kalan taşınmazların zilyetlikle kazanılamıyacağıda düşünülmeli, kayıt kapsamının yüzölçümüne değer verilerek belirlenmeli, bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre karar verilmelidir.
(3402 s. Kadastro K. m.18.20)
Taraflar arasındaki tesbite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonun da, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm davalı Hazine tarafından süresi içinde temyiz edilmekle; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Kadastro sırasında 267 ada 8 parsel sayılı taşınmaz, Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek yüzölçümü açık bırakılma sureti ile Ali adına tesbit edilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesinde davacı Ali tarafından Hazine, Tapu Sicil Müdürlüğü, belediye, Fehmi ve arkadaşlar aleyhine açılmış olan mesaha tashihi davası Kadastro Mahkemesine devredilmiştir. Mahkemece, çekişmeli 267 ada 8 sayılı parselin 33.981 metrekare olarak davacı Ali adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, tesbitin dayanağı Ağustos 1325 tarih, 72 numaralı sicilde gelen tapu kaydının çekişmeli taşınmazı kapsadığı gerekçe gösterilerek davacı adına tescile karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir.
Davacının Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı ve görevsizlik kararıyla kadastro mahkemesine aktarılan davada tesbitin dayanağı tapu kaydının yüzölçümünün artırılmasını istemiştir. Sözü edilen tapu kaydının güney sınırı Kuri Nikola olması nedeniyle değişebilir sınırlı olduğu anlaşılmaktadır. Kuri Nikola yerinin Hazine tarafından iskan yada tevzi yoluyla tahsis edildiğini resmen belirlenmesi ya da sınırdaki taşınmazın hazinenin taraf olduğu bir dava sonucu saptanması ve komşu parsel kaydının davacı tapusunu sınır göstermesi halinde kaçak ve yitik kişi olan Kuri Nikola sınırının değişmez sınır haline dönüştüğünün kabul edilme olanağı vardır.
Somut olayda, komşu parsellerin dayanağı tapu kayıtlarının oluşturulmasına ilişkin davada hazinenin taraf olup olmadığı araştırılmamış. Kuri Nikola yerinin iskan ya da tevzi yolu ile dağıtılıp dağıtılmadığı belirlenmemiştir. halde 6 numaralı parselin tesbitine esas alınan Kasım 1951 tarih, 28 numaralı tapu kaydının dayanağı mahkeme kararı ile eki kroki bulunduğu yerde getirtilmeli, komşu 267 ada 32 ve 13 numaralı parsellerin tutanak örnekle ile dayanakları istenmeli, kuzeyde komşu 267 ada 7 numaralı parselin ma kemede dava konusu edildiği anlaşıldığından dava dosyası incelenerek t rafların dayandığı kayıt ve belge bulunması halinde getirtilmeli, bunda sonra yapılacak keşifde komşu parsel kayıtlarından yararlanarak tesbitin dayanağı tapu kaydı yerine uygulanmalı, tapu kaydının sınırında yazılı Kuri Nikola taşınmazının Hazine tarafından iskan ya da tevzi yoluyla dağıtılıp dağıtılmadığı, dağıtılmışsa kime dağıtıldığı soruşturularak bununla ilgili belgeler getirtilmeli, komşu parsellere ilişkin ve tescil yoluyla alınan tapu kayıtlarının. dayanağı mahkeme kararında hazinenin taraf olmaması halinde Hazineyi bağlamayacağı kaçak ve yitik kişilerden kalan taşınmazların 3402 sayılı Yasanın 18. maddesi gereğince zilyetlikle kazanılamayacağı dolayısı ile kayıt kapsamının aynı yasanın 20. maddesi gereğince yüzölçümüne değer verilerek belirlenmesi gerekeceği düşünülmeli, bundan sonra toplanan delillerin tümü birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Davalı Hazinenin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (BOZULMASINA), 1.3.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.