 |
T.C.
YARGITAY
17. Hukuk Dairesi
E. 1997/5058
K. 1997/4877
T. 13.10.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KADASTRO TESBİTİNE İTİRAZ
DEĞİŞEBİLİR SINIR
USULİ KAZANILMIŞ HAK
GÖREV
KARAR ÖZETİ: Davacının dayanağı olan tapu kaydındaki değişebilir sınırdaki taşınmaz, Hazinece üçüncü şahıslara temlik edilerek değişmez sınır haline dönüşmüşse buna göre belirlenen kapsama Hazinenin itirazı yersizdir.
Her ne kadar hükmüne uyulan bozma ilamında 1191 ve 1193 parseller için tesbite itiraz etmeyen kişiler tarafından dava açıldığından bahisle görevsizlik kararı verilmesine değinilmişse de; bu kişilerin murislerinin tesbite itiraz ettikten sonra öldükleri, komisyon kararının daha sonraki tarihli olup davanın mirasçı sıfatıyla süresinde açıldığı anlaşıldığından ve görev konusunda usuli kazanılmış hak hükmü uygulanamayacağından dosyaya Kadastro mahkemesince bakılması gerekir.
(3402 s. Kadastro K. m. 13)
(YİBK., 4.2.1959 gün ve Esas No : 1957/13, Karar No : 1959/5 s.)
Taraflar arasındaki tesbite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin verilen hüküm davacı Mehmet, Cemal ve davalı Hazine tarafından süresi içinde temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Hükmüne uyulan Yargıtay bozma kararında özetle: 1191 ve 1193 parsellere tesbite itiraz etmeyen kişiler tarafından dava açıldığından bu parseller hakkındaki dava nedeniyle görevsizlik kararı verilmesi, diğer parseller için dayanak tapunun sınırında okuyan yitik kişi yerlerinin neresi olduğu, Hazinece dağıtılıp dağıtılmadığının komşu parsel tutanak ve dayanaklarından da yararlanılarak saptanılması, keşfi izlemeye olanak tanıyan harita yaptırılması, davacılar ile tapu malikleri arasındaki bağlantıların araştırılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozmaya uyulduktan sonra davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Mehmet, Cemal ve davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davacı tarafın dayanağını oluşturan tapu kaydının değişebilir sınırlı olduğu, değişebilir sınır yönünde bulunan ve yasalar uyarınca Devlete kalan taşınmazların Hazine tarafından üçüncü şahıslara temlik edilmek suretiyle kaydın değişmez sınırlı hale dönüştüğü yerinde yapılan keşif, uygulama ile saptandığına, kaydın sınırlarına değer verilerek kapsamı belirlendiğine göre davacı Hazinenin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün (ONANMASINA) ve 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca Hazineden harç alınmamasına,
2- Davacı Mehmet ve Cemal'in temyiz itirazlarına gelince: Hükmüne uyulan bozma kararında 1191 nolu parsele Mehmet'in, 1193 nolu parsele de Rabia'nın itiraz ettikleri ancak adı geçen kişilerin süresinde dava açmadıkları halde 1191 nolu parsele Cemal, 1193 nolu parsele de Mehmet'in dava açtığı, bunların da tutanağa itiraz etmemiş oldukları göz önünde bulundurularak görevsizliğe karar verilmesine değinilmiş ise de, dosyadaki nüfus aile kayıt tablosuna göre 1191 nolu parselin tutanağına itiraz eden Ahmet oğlu Mehmet 30.7.1977 tarihinde, 1193 nolu parsel tutanağına itiraz eden Mustafa kızı Rabia ise 10.5.1979 tarihinde ölmüşler, komisyon kararı bu tarihten sonra 15.4.1980 tarihinde verilmiştir. Komisyon kararına karşı 1191 nolu parsel hakkında dava açan Cemal, 1193 nolu parsel hakkında dava açan Mehmet'de Rabia'nın oğlu oldukları ve davaların süresinde açıldığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca adı geçenlerin açtığı davaların kadastro mahkemesinde görülüp karara bağlanması gerekir. 4.2.1959 gün ve 1957/13-5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararıyla da benimsendiği gibi kural olarak usul? kazanılmış hak hükmünün vazife (görev) konusunda uygulanamayacağı göz önünde bulundurularak toplanan delillere göre çekişmeli 1191 nolu parselin ifraz edildiği 1106 parsel gibi Ahmet oğlu Mehmet mirasçıları adına 1193 nolu parselin de ifraz edildiği 1109 nolu parsel gibi Ahmet oğlu Hasip mirasçıları adına payları oranında tescile karar verilmesi gerekirken görevsizliğe karar verilmiş olması isabetsizdir.
Davacı Mehmet ve Cemal'in temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (BOZULMASINA) ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenlere geri verilmesine, 13.10.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.