 |
T.C.
YARGITAY
17. Hukuk Dairesi
E. 1993/3855
K. 1993/10355
T. 30.9.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KADASTRO KOMİSYONUNDAN GÖNDERİLEN TUTANAKLAR
YEREL MAHKEMELERDEN DEVREDİLEN DOSYALAR
MALİK TESBİTİNİN YAPILMAMASI
DAVA AÇAN MİRASÇILAR DIŞINDA BAŞKA MİRASÇILARIN BULUNMASI
KARAR ÖZETİ Kadastro mahkemelerinin hangi hallerde davada taraf olmayan kişiler yararına tescil kararı verilebileceği 3402 sayılı Yasanın 30/2. maddesi sınırlamıştır. Buna göre, kadastro komisyonlarından gönderilen tutanaklar ile yerel mahkemelerden devredilen dosya kapsamından malik tesbiti yapılmadığı veya dava açan mirasçının dışında başka mirasçıların da bulunduğunun anlaşılması halinde, hakim re 'sen lüzum gördüğü diğer delilleri toplayarak taşınmazların kimin adına tescil edileceğine karar verir.
(3402 s. Kadastro K. m. 30/2)
Taraflar arasındaki tesbite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda, davanın reddine ilişkin verilen hüküm davacı Hazine tarafından süresi içinde temyiz edilmekle; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Kadastro sırasında; 138 ada, 113 parsel sayılı, 11.300 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği nedeniyle davalı adına tesbit edilmiştir. Askı ilan süresi içinde Hazine, davalı yararına zilyedliğin gerçekleşmediğini ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine ve dava konusu parselin üçüncü şahıs Cafer mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davalı Süleyman ve mirasçıları yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği yolu ile mülk edinme koşullarının oluşmadığı, taşınmazın davada taraf olmayan Cafer mirasçılarına ait olduğundan söz edilerek Cafer mirasçıları adına tescile karar verilmiştir. Kadastro tesbiti 3402 sayılı Yasanın yürürlüğünden sonra yapılmıştır. Kadastro mahkemelerinin hangi hallerde davada taraf olmayan kişiler yararına tescil kararı verilebileceği 3402 sayılı Yasanın 30/2. maddesi sınırlamıştır. Buna göre, kadastro komisyonlarından gönderilen tutanaklar ile yerel mahkemelerden devredilen dosya kapsamından malik tesbiti yapılmadığı veya dava açan mirasçının dışında başka mirasçıların da bulunduğunun anlaşılması halinde hakim re'sen lüzum gördüğü diğer delilleri toplayarak taşınmazların kimin adına tescil edileceğine karar verir. Eldeki davada sayılan bu üç halden hiç birisi mevcut değildir. Hal böyle olunca davalıların taşınmazda hak sahibi olmadığı belirlendiğine göre Hazine davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi hüküm kurulması isabetsizdir.
Davacı Hazinenin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile açıklanan nedenlerden ötürü hükmün (BOZULMASINA), 30.9.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.