Her ne kadar bilirkişi ve tanık taşınmazın mer 'a olmadığını beyan etmiş ise de açıklanan bu maddi olgulara ve eylemli durama ters düşen bilirkişi ve tanık sözlerine değer verilerek hüküm kurulamaz. Kamu malı niteliğindeki mer 'alar da zilyedlik süresi nereye ulaşırsa ulaşsın zilyedine bir hak bahşetmez. 0 halde, davanın kabulüne karar verilmesi gerekir.

 

 

Taraflar arasındaki tesbite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda, davanın reddine ilişkin verilen hüküm davacı Hazine tarafından süresi içinde temyiz edilmekle; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

 

Tapulama sırasında; 322 parsel sayılı, 6500 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz davacı adına tesbit edilmiştir. Davalı Misafir kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanan itirazı tapulama komisyonu tarafından kabul edilmiştir. Davacı Hazine tapu kaydına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine gerçek haksahibi Misafir adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.

 

Mahkemece, 4753 sayılı Yasaya göre Hazine adına oluşturulan tapu kaydı tesis tarihine kadar davalı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yolu ile mülk edinme koşulları oluştuğundan sözedilerek Hazine davasının reddine karar verilmiştir. Çekişmeli parselin dört tarafı 301 sayılı köy orta malı olarak nitelendirilen mer'a parseli ile sınırlandırılmıştır. 301 sayılı, 5.248.750 metrekare miktarındaki mer'a parselinin tesbiti kesinleşmiştir. Hazine adına 4753 sayılı Yasaya göre oluşturulan tapu kaydının dayanağı belgelerden de çekişmeli parselin mer'a olduğu belirlenmiştir. Komşu köyden dinlenen bir yerel bilirkişi ile bir tanık dava konusu taşınmazın mera olmadığını bildirmişler ve ziraat bilirkişisi de bu bildirimlere katılmıştır. Çekişmeli parselin dört tarafı kesinleşen büyük bir mer'a parseli ile çevrili bulunduğuna ve çekişmeli parseli büyük mera parselinden ayırıcı nitelikte doğal sınırlar bulunmadığına ve mer'anın her zaman tarıma elverişli hale getirilmesi olanağı bulunduğuna göre 322 sayılı parselin mer'adan söküldüğü ve meranın bütünlüğünü bozduğu kabul edilmelidir. Her ne kadar bilirkişi ve tanık taşınmazın mer'a olmadığını beyan etmişler ise de açıklanan maddi olgulara ve eylemli duruma ters düşen bilirkişi niteliğindeki meralarda zilyetlik süresi nereye ulaşırsa ulaşsın zilyedine bir hak bahşetmez. O halde davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddedilmesi isabetsizdir.

Davacı Hazinenin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (BOZULMASINA), 22.11.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972