 |
T.C.
YARGITAY
17. Hukuk Dairesi
E. 1992/15149
K. 1992/9760
T. 5.11.1992 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
TESBİTE İTİRAZ
ÇİFTE TAPU
ÖZET Davalıya satış yoluyla geçen kök tapunun, davacılar tapusuna göre daha eski tarihli olup geçerli hukuki sebebe dayandığı ve tesbit tarihine kadar da geçerliliğini koruduğu anlaşıldığından, çekişmeli taşınmazın taraflara ait tapunun kapsamında kaldığı aynı yer için sonradan oluşturulan davacıların kaydına değer verilemeyeceği olgusu nazara alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekir.
(3402 s. Kadastro K. m. 11)
Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmekle; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Kadastro sırasında 461 parsel sayılı 2400 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydına istinaden 1977 yılında davalı adına tesbit edilmiştir. Komisyonca itirazı reddedilen davacı tapu kaydı ileri sürerek komisyon kararının ve tespitin iptali için dava açmış, müşterekleri sonradan davaya müdahil olmuş, mahkemece; davacı ve daalı tapularının "Eşref Bey" Çiftliği'ni kapsadığını, davacı tapusunun daha eski tarihli olduğu, davalının davacılardan hisse satın almadığı gibi, satın alınmadan itibaren zilyetliklerinin tescil için hukuken geçerli şartları taşımadığı gerekçe gösterilerek davanın kabulüne, dava konusu 461 parsel sayılı taşınmazın davacı ve müdahil davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm; davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar, tapu kaydına dayanarak kadastroca davalı adına tapuya göre tesbit edilen dava konusu parsele ait tespitin iptaliyle adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı da tapu kaydına dayanmıştır. Tüm dosya içeriğine, incelenen tapu kayıtlarına göre davacıların dayandıkları tapu kaydının eski tarihli olduğuna ilişkin mahkemenin kabulünde isabet yoktur. Davacılar Şubat 1926 tarih, 109 numaralı kök kayıttan gelen 31.7.1956 tarih, 16 numaralı davalı ise çekişmeli parsele revizyon gören Eylül 1296 tarih, 7 nolu yoklama kaydından çeşitli tarihlerde satış yoluyla gelen, 6.10.1958/9 ile 23.6.1959 tarih, 41 nolu tapu kaydına dayanmışlardır. Taraf tapularının dava konusu parselde çakıştığı taraflar arasında uyuşmazlık konusu olmadığı gibi bu yön mahkemenin de kabulündedir. Hal böyle olunca, taraflar arasındaki uyuşmazlık aynı yerde çakışan çifte tapulardan hangisine değer verileceği noktasında toplanmaktadır. Tespitin dayanağı davalıya ait tapu kayıtlarının ilk tesisi Eylül 1296/7 numaralı yoklama kaydıdır. Davacıların kök kaydı ise Şubat 1926 tarih, 109 numaralıdır. Böylece davalıya satış yoluyla geçen kök tapunun davacılar tapusuna göre daha eski tarihli olup geçerli hukuki sebebe dayandığı ve tesbit tarihine kadar da geçerliliğini koruduğu anlaşılmaktadır. 0 halde, çekişmeli taşınmazın taraflara ait tapunun kapsamında kaldığı aynı yer için sonradan oluşturulan davacıların kaydına değer verilemeyeceği olgusu nazara alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekir. Kabule göre de, tespitin dayanağı kök kayıt Eylül 1296 tarih, 7 numaralı kayıttan Havva ve müdahil davacıların miras bırakanına Temmuz 1956 tarih, 24 numarayla gelen pay Eylül 1972 tarih, 12 numarayla dava dışı kişilere satılmak suretiyle kayıtla bağlantısı kesilmiştir.
Davalının temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene gen verilmesine, 5.11.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|