 |
T.C.
YARGITAY
17. Hukuk Dairesi
E. 1992/10829
K. 1992/8069
T. 28.9.1992 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KAZANDIRICI ZAMANAŞIMI ZİLYETLIĞI
GÖREV
ÖZET Kadastro tespiti kesinleştiğine göre, davaya bakma görevi, kadastro mahkemesine değil genel mahkemelere aittir. Bu nedenle dava dilekçesinin görev yönünden reddi gerekir. Buna karşın işin esastan incelenip davanın reddedilmesi isabetsizdir.
(1086 s. HUMK. m. 8/3)
Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda, davanın reddine ilişkin verilen hüküm davacı Kadriye ve katılan Hatice tarafından süresi içinde temyiz edilmekle; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Kadastro sırasında 519 parsel sayılı 3500 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz vergi kaydı ile satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Fadime adına tesbit edilmiştir. itirazın tapulama komisyonunda reddedilen kadriye vergi kaydı ile babası İbrahim'den gelen miras payına dayanarak dava açmıştır. Hatice, taşınmazın yarı payının kendisine ait olduğu iddiasıyla davaya katılmıştır. Mahkemece, davanın reddine ve dava konusu parselin davalı Fadime adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Kadriye ve katılan Hatice tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu parsel vergi kaydı, satın alma ve zilyetliğe dayanılarak davalı Fadime adına 1983 yılında tesbit edilmiştir. Kadastro tutanağı 8.2.1985 yılında askı ilanı na çıkartılmıştır. Davacı Kadriye taşınmazın babası İbrahim ile annesi Hatice'den kaldığını ve miras payı bulunduğunu ileri sürerek 11.3.1985 tarihinde tespite itiraz etmiştir. Ne varki, itiraz tarihinde irs ilişkisi bulunduğunu ileri süren Kadriye'nin babası İbrahim ile annesi Hatice'nin sağ olduğu baba İbrahim'in 9.1.1987 tarihinde öldüğü anlaşılmaktadır. Böylece kadastro tespitine askı ilan süresi içinde baba İbrahim ve anne Kadriye tarafından itiraz edilmediğinden tesbit kesinleşmiştir. Usulüne uygun açılmış bir davanın varlığı söz konusu olmadığından anne Hatice'nin davaya katıldığının kabulüne de olanak yoktur.' 0 halde davaya bakma görevi Kadastro mahkemesine değil genel mahkemelere aittir. Bu nedenle dava dilekçesinin görev yönünden reddi gerekir. Buna karşın işin esastan incelenip davanın reddedilmesi isabetsizdir. Davacı ile katılanın temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden Ötürü BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene geri verilmesine, 28.9.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|