 |
T.C.
YARGITAY
16. Hukuk Dairesi
E: 2004/248
K: 2004/1264
T: 29.1.2004
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
KARAR : Kadastro sırasında 158 ada 14 parsel sayılı 717.63 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı adına tesbit edilmiştir. Davacı Hazine, yasal süresi içinde tapu kaydına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine ve çekişmeli parselin davalı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece davaya konu parsellerin davalı tarafın dayanağını oluşturan ve tesbite esas olan tapu kaydı kapsamında kaldığı ve hazine tapusunun bu yere ait bulunmadığı kabul edilmek sureti ile hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır.
Çekişmeli taşınmaz tapu kaydına dayanılarak davalı taraf adına tesbit edilmiş davacı Hazine de, yine tapu kaydına dayanarak dava açmıştır. Tarafların dayandığı tapu kayıtlarının tedavül gördüğü ve haritalarının bulunduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu kayıtların kapsamının düzenli bir şekilde belirlenmesi için haritalarının ve ihdasından itibaren tüm tedavüllerinin celbedilip dosyaya konulması, uygulamada komşu parsel tutanak ve dayanaklarından yararlanılması gerekir. Mahkemece taraf tapularının haritaları ve ihdasından itibaren tüm tedavülleri getirtilip mahalline uygulanmadığı gibi uygulamada komşu parsel tutanak ve dayanaklarından da yararlanılmamıştır. Bu tür eksik ve yetersiz soruşturmaya dayanılarak karar verilemez. Doğru sonuca varılabilmesi için, dayanılan tapu kayıtları ihdasından itibaren tüm tedavülleri, haritaları, komşu parsel tutanak ve dayanakları getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yerel ve uzman bilirkişi huzuruyla keşif icra edilmelidir. Keşif sırasında tesbite esas olan tapu kaydı ve haritası ile davacı Hazine'nin dayandığı tapu kaydı ve haritası yerel bilirkişiler yardımı, teknik bilirkişi arcılığıyla mahalline uygulanıp kapsamları kesin olarak belirlenmeli, dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazın niteliği, intikali ve tasarrufu hususunda maddi olaylara dayalı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi, tanık beyanları ile uygulamanın doğruluğu komşu parsel tutanaklarının dayanaklarıyla denetlenmeli, beraberde götürülecek teknik bilirkişiye her iki tapunun da kapsamını belirtir ve keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ : Temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 29.1.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.