 |
T.C.
YARGITAY
16. Hukuk Dairesi
E: 2003/9403
K: 2003/9395
T: 20.10.2003
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- DAVALARIN BİRLEŞTİRİLMESİ
- DAVALAR EN AZ GİDERLE VE SÜRATLE SONUÇLANDIRILMALI, ZAMAN KAYBI ÖNLENMELİDİR
- TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE İLGİLİ DELİLLER TOPLANMALI
İçtihat Özeti: Hakim; davaları en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırarak beyhude masraf ve zaman kaybına imkan vermemelidir.
Bu bağıtta; aynı nedene dayalı ve birbirleriyle irtibatlı bulunan davalar birleştirilmeli, taraflardan iddia ve savunmaları ile ilgili delilleri istenip değerlendirilmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir.
(2709 sayılı Anayasa m. 141)
(1086 s. HUMK. m. 77)
Taraflar arasındaki kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasıiıda 118 ada 77, 82, 103, 122 ada 1, 126- ada 2 parsel sayılı ve muhtelif yüzölçümündeki taşınmazlar irsen, taksimen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı Hüseyin adına tespit edilmiştir. Davacı Seycan ve Gülüzar, yasal süresi içinde taşınmazların üst muris Derviş'den intikal ettiği ve miras hisseleri bulunduğu iddiasına, davacı Hasan 118 ada 103 parselin kendisine ait olup babasından intikal ettiği iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacı Hasan'ın davasının kısmen kabulüne, diğer davacıların davasının reddine, çekişme konusu 118 ada 77, 82, 122 ada 1, 126 ada 2 parselin tespit gibi tesciline, 118 ada 103 parselin teknik bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen 89.56 metrekarelik kısmın 118 ada 104 sayılı taşınmaz ile birleştirilmesine,
118 ada 103 parselin bu hali ile tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Seycan ve Gülüzar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece taşınmazın tarafların ortak miras bırakanı Derviş'den intikal ettiği ispat edilemediği gerekçesi ile dava reddedilmiş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hükme yeterli bulunmamaktadır.
Dava dilekçesinin tetkikinden ve tüm dosyakapsamından davacıların çok sayıda parsel hakkında dava açtıkları ve davaya konu parsellerin tamamının kök muris Derviş'ten intikal edip, yasaya uygun bir şekilde taksim edilmediği iddiasına dayandıkları anlaşılmaktadır. Davaların davalısı kısmen ayrı olsada; davacıların aynı nedene dayanmış olmaları davaların birisi hakkında verilecek kararın diğerini etkileyecek durumda bulunması nedeniyle davalar arasında irtibat bulunduğu şüphesizdir. İrtibatlı davalarda, kısa zamanda en az masrafla ve birbiriile çelişmeyen sonuca ulaşılabilmesi için; bu davaların birlikte yürütülmesi gerekir. Anayasa'nın141 ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 77. maçldesi gereğince Hakim davaları en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırmak, beyhude masraf ve zaman kaybına imkan vermemek durumundadır. Anayasa ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun anılan hükümleri de nazara alınarak aynı nedene dayalı ve birbiri ile irtibatlı bulunan davaların birleştirilmesi, taraflardan iddia ve savunmaları ile ilgili delilleri istenip değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Mahkemece aynı kök muristen intikal ettiği iddiasıyla ve aynı dilekçeyle açılan davaların ayrı ayrı görülüp sonuçlandırılması usul ve yasaya aykırı te my iz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), bozma nedeninegörediğer hususlarııı incelenmesine yer olmadığına, 20.10.2003 gününde oybirliği ile karar verildi.