 |
T.C.
YARGITAY
16. Hukuk Dairesi
E: 2003/12748
K: 2004/1334
T: 10.2.2004
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- KADASTRO TESBİTİNE İTİRAZ
- KÖK MURİSTEN KALAN TEREKENİN PAYLAŞILIP PAYLAŞILMADlĞI ARAŞTIRILMALI
- SATIŞ SENEDİ VE SULH İLAMININ UYGULANMASI
İçtihat Özeti: 18 ve 14 nolu parsel yönünden, uyuşmazlığın çözülebilmesi için öncelikle OK. ile ilgili olarak veraset ilamıalınmalı ve tüm mirasçıların kesin olarak saptanılması gerekir. Ayrıca murisin taksim tarihindeki senedine ve sulh ilamına konu tüm taşınmazıarı belirlenerek tutanak suretleri getirtilmeli ve bu parsellerin kimin adına ve ne suretle kesinleştiği saptanarak taksim delilleri değerlendirilmeli; keşifyapılarak zilyetlik araştırılması yapılmalı, tapu kayıtları satış senedi; komşu parsel kayıtları; uygulanmalı, 14 parsel yönünden de satın alma savunması araştırılmalı, tüm deliller toplanmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir.
(3402's. Kadastra K. m. 14, 15) (743 s. MK. m. 611)
(4721 s. MK. m. 676)
Taraflar arasında kadastra tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "316 ada 18 nolu parsel yönünden muris Osman'ın tüm mirasçıları belirlenerek yöntemince taksim araştırma ve incelemesi yapılması, 4.4.1968 günlü taksim senedi ile 965/245 esas, 968/80 sayılı ilamda tüm mirasçıların taraf olmamaları nedeniyle taraflar yönünden bağlayıcı olmadıklarının gözönünde bulundurulması, tüm taksim delilleri toplanarak sonucuna göre bir hüküm kurulması" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak aynı ihtilafa konu 14 nolu parselin davası ile birleştirilerek yapılan yargılama sonunda; davacıların davalarının kabulüne, 316 ada 18 nolu parselin Fatma ve müşterekleri, 14 nolu parselinAyşe adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Emine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu 18 sayılı parselin tarafların ortak kök miras bırakan ve 1333 yılında öldüğü anlaşılan Osman'dan kaldığı tartışmasızdır. Bu parsel yönünden taraflar arasındaki uyuşmazlık terekenin paylaşılıp paylaşılmadığı, paylaşım yapılmış ise çekişme ii parselin kime düştüğü konusundadır. 14 nolu parsel yönünden ise taraflar taşınmazın kimden geldii, hangi kayıt kapsamında kaldığı, kimin hangi sıfatla ne zamandan beri zilyet olduu konusunda mutabık değillerdir. Davacı, Ayşe, kök muris Osman'dan taksimen Ümmügüisüm'e ve ondan da taksimen kendisine düştüğünÜ iddia etmekte, taksim senedi ve sulh ilamına da dayanmakta iken, davalı Emine, tespitte uygulanan tapu kaydının taşınmazı kapsadığını 19.4.1971 tarihli senetle satın aldıklarını ve satış tarihinden itibaren zilyet olduklarını savunmaktadır. Diğer bir ifadeyle 14 numaralı parsel yönünden davacı iddiası yönünden ihtilaf taksime ilişkin gözükse de davalı tarafın 3. şahıstan satın alma savunmasıkarşısında taksim ihtilafının dışında da araştırma ve inceleme yapılması zorunlu bulunmaktadır. Mahkemece 18 nolu parsel yönünden bozma ilamına uyulmuş ise de bozma ilamı gerekleri yerine getirilmemiş, ayrıca 14 nolu parsel yönünden de ihtilaf doğru tayin edilmek, suretiyle gerekli tahkikat yapılmamıştır. Her iki parsel yönünden de doğru sonuca varılabilmesi ve uyuşmazlığın aydınlatılabilmesi için öncelikle Osman ile ilgili olarak mahkemece re'sen veraset ilamı düzenlenmesi veya taraflara veraset ilamı ibraz ettirilmesi, bu suretle tüm mirasçıların kesin olarak saptanması zorunludur. Mahkemece eksik nüfus kayıtlarının celbedilmesi suretiyle mirasçıların saptanmasıyoluna gidilmesi hatalıdır. Ayrıca, murisin taksim tarihindeki taksim senedine ve sulh ilamına konu olan tüm taşınmazıarı belirlenerek tutanak suretleri getirtilmeli ve bu parselleri kimin adına ne suretlekesinleştiği spatanarak taksim delilleri değerlendirilmelidir. Dava konusu taşınmazıara kim tarafından hangi sıfatla ne zamandan beri tasarruf edildiği de keşif yapılmak suretiyle belirlenmeli, bu hususta dosyadaki keşifler arasındaki çelişkilerin de giderilmesine çalışılmalıdır. Ayrıca, 14 nolu parsel yönünden tapu kaydı ve satıŞ senedi uygulaması da hüküm kurmaya yeterli değildir. Tapu kaydı tesisinden itibaren celbedilmeli, satış senediyle birlikte komşu kayıtlardan da yararlanmak suretiyle kapsamları kesin olarak belirlenmelidir. Böylece, gerek tarafların taksim iddiası, gerekse 14 nolu parsel yönünden davalının 3. şahıstan satın alma savunması araştırılmalı, bozma ilamı gerekleride tam olarak yerine getirilmek suretiyle toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak sonuç dairesinde bir hüküm kurulmalıdır. Eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. Davalı Emine'nin temyiz itirazlarının bu nedenlerle k~bulüyle hükmün (BOZULMASıNA), Yargıtay duruşması için belirlenen 375.000.000 TL. avukatlık vekalet ücretinin aleyhine temyiz olunan taraftan alınarak, duruşmada kendisini vekille temsil ettiren temyiz eden tarafa verilmesine 10.2.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.