 |
T.C.
YARGITAY
16. Hukuk Dairesi
E: 2003/1013
K: 2003/832
T: 20.2.2003
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- GENEL KADASTRO İLE OLUŞAN TAPU KAYDININ İPTALİ DAVASI
- 2. KADASTROYA TABİ BÖLÜMÜN TAPU KAYDININ İPTALİ
- 10 YILLIK HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRENİN
- UYGULANMAMASI
İçtihat Özeti: Bir yerde iki kez kadastro yapılamaz, ikinci kadastronun süreye tabi olmaksızın Tapu Sicil Müdürlüğünce re 'sen iptali dahi mümkündür. Tapu Sicil Müdürlüğü tarafından kullanılan bir yetkinin mahkemece de re 'sen kullanılabilir. Kadastro Kanununun 12/3. maddesinde ön görülen hak düşürücü sürenin uygulanması mümkün değildir.
Hal böyle olunca; çekişmeli parselin ikinci kadastroya tabi bulunan bölümü ile sınırlı olarak tapunun iptaline karar verilmesi gerekir.
(3402 s. Kadastro K. m. 12/3,22/1)
Taraflar arasında genel kadastro ile oluşan tapunun, tapu kaydına dayanarak açılan iptali davası sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında 1378 parsel sayılı 45100 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz malikinin kim olduğunun bilinememesi nedeniyle davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Mehmet, tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Mehmet vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Teknik bilirkişi tarafından düzenlenen raporda çekişmeli parselin 11010 metrekarelik bölümünün 24.4,1957 tarihinde yapılan Dedemoğlu köyü kadastrosu sırasında tespitinin yapıldığı ve tutanağın kesinleştiği belirlenmiştir, bu bölümde dahil olduğu halde çekişmeli 1378 sayılı parselin kadastrosunun ise 6.11.1970 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/1. maddesi "Evvelce tespit, tescil veya sınırlama suretiyle kadastrosu veya tapulaması yapılmış olan yerlerin yeniden kadastrosu yapılamaz. Bu gibi yerler ikinci defa kadastroya tabi tutulmuşsa ikinci kadastro bütün sonuçlarıyla hükümsüz sayılır" hükmünü öngörmektedir. Kanunun açık hükmü karşısında bir yerde iki kez kadastro yapılması mümkün değildir, ikinci kadastronun süreye tabi olmaksızın Tapu Sicil Müdürlüğünce re'sen iptali dahi mümkündür. Tapu Sicil Müdürlüğü tarafından dahi kullanılabilen bir yetkinin mahkemece kullanılmayacağı düşünülemez. Olayın niteliği itibariyle Kadastro Kanununun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin uygulama kabiliyeti bulunmamaktadır. Hal böyle olunca; çekişmeli parselin ikinci kadastroya tabi bulunan bölümü ile sınırlı olarak tapunun iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğundan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu nedenlerle (BOZULMASINA), 20.2.2003 gününde oybirliği ile karar verildi.