 |
T.C.
YARGITAY
16. Hukuk Dairesi
E: 2002/8174
K: 2002/7576
T: 25.6.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- GENEL KADASTRO İLE OLUŞAN TAPU KAYDININ İPTALİ DAVASI
- TAŞINMAZIN KÖK MİRAS BIRAKANDAN KALMASI
- TAPULU TAŞINMAZIN TAPU DIŞI YOLLA PAYLAŞIMI
- TAPU MİKTAR FAZLASI
İÇTİHAT ÖZETİ: Taraflar arasındaki uyuşmazlık tapulu taşınmazın paydaşları arasında tapu dışı yolla paylaşılıp paylaşılmadığı, paylaşım yoksa kayıt miktar fazlasının ne şekilde bölüşüleceği konusunda toplanmaktadır.
Davacılar paylaşım ve paylaşım sonucu imar ve ihya olgusuna dayandıklarına göre paylaşımı kanıtlamak üzere olanak tanınmalı, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanarak değerlendirilmeli; sonucuna göre kayıt miktar fazlasının davacılar adına tesciline karar verilmelidir. Kabule göre de; mahkemece paylaşımın varlığı kabul edildiğinden paylaşım uyarınca ifraz ve tescile karar verilmesi gerekirken paylı olarak büküm kurulması da doğru değildir.
(3402 s. Kadastro K. m. 15)
Taraflar arasında genel kadastro ile oluşan tapunun, tapu kaydına dayanarak açılan tapu iptali davası sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında 120 ada 7 parsel sayılı 28953 metrekare yüzölçü-mündeki taşınmaz davacıların murisi Osman ile davalıların murisi Mehmet Ali adına tepit ve tescil edilmiştir. Davacılar çekişmeli taşınmazın bir kısmının murisleri Osman'a tapu kaydı, irsen intikal ve taksim neticesinde kaldığını, yaklaşık 15 dönüm kadarını murislerinin imar ve ihya suretiyle kazandığını, 6-7 dönüm kadar yerin de davalıların murislerine ait olduğuna dayanarak dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın 22953/28953 hissesinin davacı Osman mirasçıları adına, 6000/28953 hissesinin de davalı Mehmet Ali mirasçıları adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hükme yeterli değildir. Çekişmeli parselin tarafların ortak kök miras bırakınından kaldığı ve tapulu olduğu tartışmasızdır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık tapulu taşınmazın paydaşları arasında tapu dışı yolla paylaşılıp paylaşılmadığı, paylaşım yoksa kayıt miktar fazlasının ne şekilde bölüşüleceği konusundadır. Davacılar paylaşım ve paylaşım sonucu imar ve ihya olgusuna dayanmışlardır. Paylaşmanın varlığını, tarihini, bütün paydaşların paylaşıma katıldığını veya usulen katıldığını kanıtlamak zorundadır. Paylaşım kanıtlanmadıkça kayıt miktar fazlasının davacılar adına tescili mümkün değildir. Zira bu durumda genişletmenin kayıt maliklerinin tümüne izafeten yapıldığının kabulü gerekir. Hal böyle olunca; davacılara paylaşımı kanıtlamak üzere olanak tanınmalı, tarafların bildirdiği ve bildireceği tüm deliller toplanarak ve birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Kabule göre de, mahkemece paylaşımın varlığı kabul edildiğinden paylaşım uyarınca ifraz ve tescile karar verilmesi gerekirken paylı olarak hüküm kurulması da doğru değildir. Temyiz itirazlarının bu nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 25.6.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.