 |
T.C.
YARGITAY
16. Hukuk Dairesi
Esas no: 2000/2852
Karar no: 2000/2886
Tarih: 3.7.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASI
- İTİRAZLI PARSELLER HAKKINDA SİCİL OLUŞTURULMASI
- ZİLYETLİĞİN BAŞLANGIÇ VE SÜRDÜRÜLÜŞ BİÇİMİ
- TAŞINMAZLARIN KÖK MURİSTEN İNTİKAL EDİP ETMEDİĞİ
Karar Özeti: Davacının açtığı davayı kadastro hakimi yürütüp sonuçlandıracağına göre; davadan feragat dışında; davanın açılmamış sayılmasına da karar verilemez.
Öte yandan; itirazlı parsellerden biri hakkında sicil oluşturulmaması doğru olmadığı gibi. diğer parseller yönünden de zilyetliğin başlangıcı; sürdürülüş biçimi, taşınmazların kök muristen kalıp kalmadığı; zilyetliğin mirasçılık ilişkisinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı belirlenmeli, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
(3402 s. Kadastro K. m. 13/B-c, 14, 30)
(743 s. MK. m. 639)
(1086 s. HUMK. m. 91,409)
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında 118 ada 57 parsel sayılı taşınmaz vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Abdulkadir, 187 ada 7 parsel sayılı taşınmaz vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği, 173 ada 9 ve 177 ada 1 sayılı parseller ise salt kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Abdulkadir mirasçıları Ali Kemal, Fatma, Fadime ve Elif adlarına tesbit edilmiştir. Davacı Arife, 118 ada 57 parsel dışındaki taşınmazlar hakkında ortak muris Hüseyin'den gelen miras payına, Eyüp ise 118 ada 57 ve 187 ada 7 parseller hakkında babası taraf man satın alındığına, 173 ada 9 parselin bir bölümünün ise babası Ali Kemal tarafından açıldığına dayanarak yasal süresi içinde dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; 177 ada 1 sayılı parsel hakkındaki davanın açılmamış sayılmasına, 118 ada 57, 187 ada 7 parseller ile 173 ada 9 sayılı parselin teknik bilirkişi raporunda A harfi ile gösterilen bölümünün hisse satışları dikkate alınarak, Hüseyin mirasçıları adına, 173 ada 9 parselin B bölümünün ise yine pay satışları dikkate alınarak Abdulkadir mirasçıları adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Eyüp ve davalı Fatma vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda yazılı gerektirici nedenlere göre çekişmeli 118 ada 57 ve 187 ada 7 sayılı parsellerin tarafların ortak miras bırakanı Hüseyin'den kaldığı saptandığına ve terekesinin paylaşıldığı kanıtlanamadığına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile sözü edilen parsellere ilişkin hükmün onanmasına,
2- Dava konusu 177 ada 1 ve 173 ada 9 sayılı parsellere ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Arife vekili 30.7.1997 tarihli oturumda davayı takip etmediklerini bildirmiş, Mahkemece bu kişi yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Kadastro davalarında dosyanın işlemden kaldırılması veya takipten vazgeçilmesi mümkün değildir. Davacı davayı açtıktan sonra kadastro hakimi davayı yürütmek zorundadır. Dava açan kişi ancak feragat nedeniyle davayı sonuçlandırabilir. Bu nedenle Arife vekilinden davadan feragat edip etmediği sorulmalı, feragat etmediği takdirde dava devam ettirilerek uyuşmazlık esastan çözümlenmelidir. Mahkemece bu yön düşünülmeksizin davanın açılmamış sayılması doğru değildir. Öte yandan, itirazlı parsel hakkında sicil oluşturulması gerekirken dava konusu 177 ada 1 parsel hakkında sicil oluşturulmaması da doğru değildir. Mahkemece 173 ada 9 sayılı parsel yönünden yapılan araştırma, uygulama ve inceleme de hükme yeterli bulunmamaktadır. Sözü edilen parselin öncesinin kime ait olduğu, kimden kime kaldığı, davalı tarafın zilyetliğinin mirasçılık ilişkisinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı kesin olarak saptanmamıştır. Hal böyle olunca, yerel bilirkişi kurulu aracılığı ile mahallinde keşif yapılarak taşınmazın kısmen ya da tamamen kök miras bırakan Hüseyin'den kalıp kalmadığı belirlenip, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Temyiz itirazlarının bu nedenlerle kabulü ile sözü edilen parsellere ilişkin hükmün (BOZULMASINA), 3.7.2000 gününde oybirliği ile karar verildi.