 |
T.C.
YARGITAY
16. Hukuk Dairesi
E:1999/245
K:1999/113
T:1.2.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KADASTRO TESBİTİNE İTİRAZ
3402 SAYILI KADASTRO KANUNUNUN 14. MADDESİNDEKİ
ŞARTLARIN GERÇEKLEŞMEMESİ
ÖZET : Mü dahillerin el koyma tarihi ile kadastro tespit tarihi arasında yasada öngörülen 20 yıllık süre dolmamış, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesinde öngörülen zilyetlikle mülk edinme şartları gerçekleşmemiştir. Hal böyle olunca; davacı ve mü dahillerin mülkiyete ilişkin taleplerinin reddine, taşınmazın tespitte olduğu gibi Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekir.
(3402 s. Kadastro K. m. 1 3/B-C, 14)
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. Gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında 71 parsel sayılı 2740 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu nedeniyle Maliye Hazinesi adına tespit edilmiştir. İtirazı Kadastro Komisyonunda reddedilen davacı Cemal, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Yargılama sırasında Necife ve paydaşları miras yolu ile gelen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının davasının reddine, müdahillerin davasının kabulü ile dava konusu parselin payları oranında ve verasette iştirak halinde müdahiller adına tapuya tesciline, taşınmaz üzerindeki evin tapu kütüğünün beyanlar hanesine Cemal'in yaptığının yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Çekişmeli taşınmazın tarım arazisi niteliğinde bulunduğu, 1960 tarihine kadar boş olup hiç bir kimse tarafından kullanılmadığı, adına tescil kararı verilenlerin 1960 yılından sonra taşınmaza el koyup tespitin yapıldığı 1972 yılına kadar aralıksız çekişmesiz ve malik sıfatıyla kullandıkları Mahkemece yapılan keşif ve uygulama ile belirlenmiştir. Bu durumda mü dahillerin el-koyma tarihi ile kadastro tespit tarihi arasında yasada öngörülen 20 yıllık süre dolmamış, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesinde öngörülen zilyetlikle mülk edinme şartları gerçekleşmemiştir. Hal böyle olunca; davacı ve müdahillerin mülkiyete ilişkin taleplerinin reddine, taşınmazın tespitte olduğu gibi Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekir. Mahkemece yanlış değerlendirme sonucu yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 1.2.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.