 |
T.C.
YARGITAY
16. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/1113
Karar No : 1997/1126
Tarih : 6.3.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KADASTRO TESBİTİNE İTİRAZ
ORMAN TAHDİT HARİTALARI
TARIM ARAZİSİ
ZİLYETLİKLE MÜLK EDİNMEK
KARAR ÖZETİ: Çekişmeli taşınmazın tarım arazisi olduğu ve zilyetlikle mülk edinme şartlarının davalı taraf yararına gerçekleştiği kabul edilmişse de; yapılan araştırma yeterli değildi;
Zira; taşınmazın başında yapılacak keşıfde; orman tahdit haritaları, 2/B maddesinin uygulanması ile ilgili belgeler ve dayanılan vergi kaydı uygulanıp kapsamı, taşınmazın orman tahdit haritalarındaki konumu belirlenmeli, orman mühendisinden taşınmazın orman sayılan yerlerden olup olmadığını belirtir rapor alınmalı, dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın niteliği, intikali ve tasarrufu hususunda maddi olaylara davalı bilgi alınmalı, kayıtlara uygunluğu komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, tüm deliller değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
(6831 s. OK. m. 2/B)
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. Gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında 457 parsel sayılı 43140 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 18 sayılı parsele uygulanan vergi kaydının değişken hudutlu olması nedeniyle miktar fazlası olarak ayrılmak suretiyle davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Davalının itirazı kadastro komisyonunca kabul edilerek taşınmazın davalı Ali adına tesciline karar verilmiştir. Davacı Hazine vekili taşınmazın öncesinin Devlet ormanı olduğunu, zilyetlikle kazanılma olanağı bulunmadığını ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişmeli parselin tespit gibi davalı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmazın tarım arazisi niteliğinde bulunduğu ve zilyetlikle mülk edinme şartlarının davalı taraf yararına gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmaz davalı adına tespit edilen ve komşu parsele uygulanan vergi kaydı miktar fazlası olduğundan bahisle Hazine adına tespit edilmiş, itiraz üzerine kadastro tespiti komisyonca değiştirilmiştir. Muteriz vergi kaydı ve zilyetliğe dayanmıştır. Vergi kaydı lehe delil olduğu kadar aleyhe de delil olabilir. Bu itibarla davalı tarafın kadastro tespitine itiraz ederken dayandığı vergi kaydının celp edilip mahalline uygulanması gerekir. Mahkemece bu gereğe riayet edilmemiş olması doğru bulunmamaktadır. Ayrıca, dosya kapsamından 3116 sayılı Yasanın yürürlüğü sırasında bölgede orman kadastrosunun yapılıp kesinleştiği anlaşılmaktadır. Mahkemece kesinleşmiş orman kadastrosunun bulunup bulunmadığının araştırılmaması, varsa orman kadastrosu ile ilgili belgelerin getirilip uygulanmaması ve ayrıca yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmemiş olması da isabetsizdir. Bu tür eksik ve yetersiz soruşturmaya dayanılarak karar verilemez. Doğru sonuca varılabilmesi için; taşınmazın bulunduğu bölge ile ilgili olarak daha önce yapılıp kesinleşmiş bir orman kadastrosunun bulunup bulunmadığı Orman idaresinden sorulup, varsa orman tahdit harita ve mazbataları getirtilmeli, davalı tarafın dayanağını oluşturan vergi kaydı ile tüm komşu parsellerin tutanak ve dayanağını oluşturan belgeler celb edilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yerel ve uzman bilirkişiler huzuruyla keşif icra edilmelidir. Taşınmazın başında icra edilecek keşif sırasında orman tahdit harita ve mazbataları, 21B maddesinin uygulaması ile ilgili belgeler ve dayanılan vergi kaydı uygulanıp vergi kaydının kapsamı, taşınmazın orman tahdit harita ve mazbatalarındaki konumu belirlenmeli, uzman orman mühendisinden taşınmazın orman sayılan yerlerden olup olmadığını belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın niteliği, intikali ve tasarrufu hususunda maddi olaylara davalı bilgi alınıp, bu bilgilerin kayıtlara uygunluğu komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmaması isabetsiz olduğu gibi, Kadastro Komisyonunca tespit değiştirildiği halde tespit tutanağına atıfta bulunur şekilde ve karışıklığa yol açar tarzda hüküm kurulmuş bulunması da isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 6.3.1997gününde oybirliği ile karar verildi.